Her Yıl Açlıktan 1,1 Milyon Çocuk Ölüyor

Uluslararası Gıda Politikaları Araştırma Enstitüsü'nün (IFPRI) Dünya Beslenme Günü'ne 2 gün kala yayımladığı rapor, 16 ülkede açlığın "son derece endişe verici" boyutta olduğunu ortaya koydu.

Merkezi Washington'da bulunan enstitü, çocuk ölümleri, yetersiz beslenme, zayıf çocuklara ilişkin verilere dayanarak hazırladığı raporda, dünya genelinde 8 kişiden ve 6 çocuktan birinin aç olduğunu vurguladı.

IFPRI, 1990'lardan bu yana açlıkla mücadelede önemli gelişmeler kaydedildiğine ancak bunlara rağmen açlığın halen ciddi bir sorun olmaya devam ettiğine dikkati çekti.

Raporda, Çin, Hindistan, Endonezya ve Vietnam gibi ülkelerde yetersiz beslenmenin gerilediği dolayısıyla açlık çekenlerin sayısının 25 yılda azaldığı, ancak nüfus artışının fazla olduğu bazı ülkelerde durumun ciddiyetini koruduğu, iklim değişikliliğinin de bu ülkelerde yaşayanları daha hassas duruma getirdiği belirtildi.

ERİTRE VE BURUNDİ AÇLIKTAN EN FAZLA ETKİLENEN ÜLKE

Dünya ortalamasının bazı ülkeler ve bölgelerdeki aç sayısını maskelediği vurgulanan raporda, Eritre ve Burundi'nin açlıktan en fazla etkilenen ülkeler olduğu kaydedildi.

Sahraaltı Afrikası'nda 5 yaşın altındaki çocukların ölüm oranı 2000'den bu yana düşse de durumun hala endişe verici olduğu açıklandı. Sahraaltı Afrikası'nın küresel açlık endeksinin en yüksek belirlendiği bölge olduğu, onu Güney Asya'nın izlediği vurgulandı.

Sahraaltı Afrikası'nda sadece Gana'da açlık endeksinin 1990'dan bu yana ciddi oranda düştüğü kaydedilen raporda, enstitü, bu ülkede zayıf çocukların oranının yüzde 40'dan fazla düştüğü, 1990-1992'de yüzde 44'den fazla olan yetersiz beslenenlerin oranının 2011-2013'te yüzde 5'in altına indiğine dikkati çekti.

GİZLİ AÇLIK, HER YIL 1,1 MİLYON ÇOCUĞUN ÖLÜMÜNE NEDEN OLUYOR

Raporda, vitamin ve mineral alımının sağlıklı yaşam sürdürmeye ve iyi gelişimin sağlanmasına yetmediği "gizli açlığa" da değinildi. Enstitü, "gizli açlığın" ciddi ancak genellikle göz ardı edilen bir konu olduğunu kaydetti. Yeterli vitamin ve mineralleri alamayanların sayısının yetersiz beslenenlerden 2 kat fazla olduğuna dikkati çeken enstitü, bu durumla mücadele edilmezse uzun vadede "yıkıcı" sonuçlar doğuracağını açıkladı.

"Gizli açlığın" her yıl 1,1 milyon çocuğun ölümüne yol açtığını belirten IFPRI, bu durumun sadece sağlığa değil verimliliğe zarar vererek ekonomiyi de etkilediği bildirdi. Enstitü ayrıca, gelişmekte olan ülkelerde geleneksel beslenme biçimlerinden giderek uzaklaşıldığı, daha fazla değişime uğramış besinlerin tüketildiğini, bu durumun da obezite ile kronik hastalıklara zemin hazırladığını vurguladı.

Kaynak: AA

İYİLİK EDENLERE ALLÂH’IN RAHMETİ ÇOK YAKINDIR

İYİLİK_1

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.