2016’da Dünyada Neler Oldu?
2016’yı geride bıraktık. Hem iç hem dış politikada yaşananlar şöyle bir hatırlandığında gerçekten her anlamda çok zor bir yılı geride bıraktığımıza herkes hak verecektir.
Beş yıldır devam eden Suriye iç savaşında 2016 yılında yaşananlar savaşın gidişatında hayatî rol oynadı. ABD, Suriye krizini adeta Rusya’ya terk etti. İran, dünyanın dört bir tarafından topladığı teröristlerle Esed’in imdadına koştu. Batı, kendi kaygılarını önceleyip, Suriye halkını Rusya ve İran’ın insafına terk etti. Türkiye’nin müttefik bellediği ABD ise Suriye’deki terör örgütü PYD’nin önünü açmakla meşguldü. Ankara’nın ABD öncülüğünde Türkiye-Suriye sınır hattı boyunca kurulmaya çalışılan terör koridorunu önlemek için Fırat Kalkanı ve bu kapsamda gerçekleşen El-Bab operasyonu ve nihayetinde Rusya-İran-Esed üçlüsünün Halep katliamı Suriye özelinde yaşanan oldukça önemli gelişmelerdi…
15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİ
15 Temmuz hain darbe girişimi Türkiye’nin kimyasını bozan 2016’nın en önemli gelişmesiydi kuşkusuz. Halkın dillere destan direnişi ile akamete uğratılan darbe girişimi, ülkemiz açısından içeride olduğu kadar dışarıda da çok ciddi tahribatı beraberinde getirdi. Özellikle Batı’nın darbenin başarısız olmasından duyduğu üzüntüyü gizleyememesi, ikircikli tavrı, darbecilerin mağdur ettiklerinden daha çok darbecilerin mağdur edildiğini diline dolaması, mülteci kriziyle birlikte Türkiye ile Avrupa Birliği ülkeleri arasındaki tansiyonun yükselmesinde önemli rol oynadı.
Batı’nın Türkiye’ye yönelik baskılarının arttığı bir dönemde Ankara’nın diplomatik bir refleksle Rusya ve İsrail ile bozulan ilişkilerini düzeltmesi Türkiye’nin dış politikada manevra alanını genişletti…
Mısır’da cunta mahkemelerinin idam kararları… İran’ın Şii hilali hayalini gerçekleştirme yolunda izlediği agresif politika ve buna yönelik dillendirilen eleştiriler, endişeler… ABD’nin 11 Eylül hadiselerinin faturasını S.Arabistan’a çıkartmaya matuf hukukî adımlar atması 2016 yılının öne çıkan gelişmeleri arasında yer aldı.
Ve tabii tüm dünyanın sonucunu merakla beklediği ABD’deki başkanlık seçimleri. Cumhuriyetçi Donald Trump’ın herkesi şaşırtan zaferi ve peşi sıra Trump gibi aykırı bir liderle yönetilecek olan ABD’yi ve haliyle dünyayı nelerin beklediği sorusu 2016’da üzerine en çok görüş beyan edilen gelişme oldu…
2016'DA DÜNYANIN EN ÖNEMLİ GÜNDEMİ TERÖRDÜ
Terör, doğusundan batısına 2016’da dünyanın bir numaralı konusu olmayı sürdürdü. Terör saldırılarından en çok canı yanan ülkelerden biri belki de en önde geleni ne yazık ki ülkemiz oldu. Türkiye, DAİŞ’inden PKK’sına, PYD’sine, FETÖ’süne varıncaya kadar kökleri hem içeride hem dışarıda olan birçok terör örgütünün hedefindeydi. Çok ciddi kurbanlar verdik yıl boyunca meydana gelen terör saldırılarında… En son Beşiktaş ve Kayseri’deki hain saldırılarda 59 vatan evladını aldı terör.
Evet, yıl boyunca terör hadisesi Türkiye’nin gündeminde en çok kalan konuların başında geldi. Özellikle yılın ikinci yarısından itibaren tırmanışa geçen terör olaylarını bölgemizde cereyan eden gelişmelerden bağımsız olarak değerlendirmek mümkün değil. Türkiye terörle Suriyeleştirilmek istendi. Hendek terörünün öncelikli hedefi buydu. Ama başaramadılar. Hem güvenlik güçlerinden hem bölge insanından beklemedikleri kadar sert tokat yiyen PKK ve dolayısıyla onları taşeron olarak kullanan uluslararası odaklar hayal kırıklığına uğradı.
TÜRKİYE'Yİ ELE GEÇİRME GİRİŞİMİ
Dış mihrak ve FETÖ ortak yapımı 15 Temmuz darbe girişimi de Türkiye’yi ele geçirme girişimiydi. Bir anlamda Türkiye’nin karşı karşıya kaldığı en büyük terör eylemi idi. Ancak halkın direnişi ile Türkiye’yi teslim almaya yine muvaffak olamadılar. Bir kez daha hayal kırıklığına uğradılar.
Bölgede bir PKK devletinin kurulmasına Fırat Kalkanı ile darbe vuran, bu anlamdaki hayalleri suya düşüren, kontrol edilebilir bir ülke olmaktan çıkan Türkiye’yi durdurmanın tek yolu kalıyordu, metropollerde infial uyandıracak terör saldırıları gerçekleştirmek. İşte Beşiktaş ve Kayseri’deki hain saldırılar ile Türk halkını yılgınlığa düşürmek, uluslararası çevrelere yönetilemez bir ülke algısı vermek, halkı sokağa çekerek kaos ortamı oluşturmak, Türk ve Kürt halkları arasında bir iç çatışma çıkarmak hedeflenmişti. Tüm tahriklere rağmen halkımız tuzağa düşmedi, sağduyusunu muhafaza etti. Terörle, teröristle hesaplaşma işini güvenlik güçlerine bıraktı.
ABD Eski Büyükelçisi Eric Edelman Beşiktaş’taki terör saldırısından sadece bir gün önce “Türkiye bir iç savaşa doğru gidiyor”, dedi bu darbe öncesi yine ABD merkezli yayın organlarında darbenin kapıda olduğu yönündeki yazılıp çizilenleri akıllara getirdi. Eski büyükelçi öngörüde mi bulunmuş, yoksa temennisini mi izhar etmişti?
Velhasıl, büyük oyunlar oynanıyordu hem ülkemiz hem de bölgemiz üzerine. Terör de bu oyunların en önemli, en etkili ve en klasik argümanı olarak devredeydi.
Kaynak: Beytullah Demircioğlu, Altınoluk Dergisi, 371. Sayı