2025 Hac Kuralarında İsmi Çıkanlar Kesin Kayıtlarını 15 Kasım'a Kadar Yapabilecek

Diyanet İşleri Başkanlığı, 2025 hac kuralarında ismi çıkanların kesin kayıtlarını 15 Kasım'a kadar yapabileceğini bildirdi.

Hac ve Umre Hizmetleri Genel Müdürü Remzi Bircan, yaptığı açıklamada, hac ve umre ile alakalı bütün iş ve işlemleri ilgili mevzuatlar çerçevesinde Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulunca yapıldığını belirtti.

Bu Kurulun, Diyanet İşleri Başkanı, 7 bakan yardımcısı ve Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) temsilcisinden oluştuğunu anımsatan Bircan, şunları söyledi:

"Her yıl bu Kurulumuz birkaç defa hem hac için hem de umre için toplandıktan sonra birtakım kararlar alır. Bunlardan bir tanesi de 2025 yılı kararlarıydı. Bu kararlar çerçevesinde vatandaşlarımızdan ilk defa başvurmak isteyenlerin ön kayıtlarını aldık. Daha önceden kayıt yaptıran vatandaşlarımızın kayıtlarını güncellemelerini e-Devlet'ten yapmalarını istedik. Yaklaşık 2,5 ay süre boyunca vatandaşlarımız bu kayıt işlemlerini bitirdi. Gelinen noktada, 31 Ekim 2024'te Başkanlığımız Konferans Salonu'nda, basınımızın, noterimizin huzurunda bir kura çektik."

Bircan, hac kesin kayıt işlemleri konusunda dikkat edilmesi gereken hususlarla ilgili şu bilgileri verdi:

"Öncelikle vatandaşlarımızın kayıtlarını yapabilmeleri için e-Devlet'e girmeleri ve buradan 'kesin kayıt yaptırabilir' belgesini almaları zorunludur. Bu belgeyi aldıktan sonra kanun gereği ülkemize sağlanan kotanın yüzde 40'ı, Diyanet İşleri Başkanlığı ile sözleşme imzalayan acenteler tarafından, yüzde 60'ı ise Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından kullanılmaktadır. Vatandaşlarımız, Diyanet İşleri Başkanlığımızı tercih edecek yahut da bizlerle sözleşme imzalayan seyahat acentelerini tercih edecekler ve kayıtları için belge alacaklar. Burada iki durum vardır, istemeleri halinde kesin kayıtlarına e-Devlet'ten devam edebilirler ya da kesin kayıt belgesini aldıktan sonra Diyanet İşleri Başkanlığı için il müftülüğümüze başvurmaları, eğer seyahat acentemizi tercih etmişlerse ilgili acenteye başvurarak kesin kayıtlarını tamamlayabilirler."

Tercih noktasında vatandaşların dikkat etmesi gereken birkaç hususun olduğuna dikkati çeken Bircan, normal konaklama ve yakın mesafe konaklama kategorilerinin de bulunduğunu ve normal konaklamada ikili, üçlü ve dörtlü odanın tercih edilebildiğini bildirdi.

Bircan, "Bizim vatandaşlarımıza tavsiyemiz, özellikle eşli olan kardeşlerimizin ikili odayı tercih etmeleri, ömürde bir defa yapılan ibadetin fiziki anlamda daha rahatlığına kavuşacaklar. Daha sonra bir ücret ödemesi söz konusu. Başkanlığımız ile anlaşmalı bankalar, genel müdürlüğümüzün sayfasında bulunmaktadır. Orada istemeleri halinde paketin tamamını ödeyebilir veyahut da ilk kayıt esnasında yüzde 40'ını, geri kalan yüzde 30'unu 2 Ocak'a kadar ve son taksit olan yüzde 30'unu 16 Şubat'a kadar ödeyebilirler. Bu, vatandaşlarımıza kolaylık olsun diye yapılan bir işlemdir." diye konuştu.

"Hac vizesiz hacca gitmek isteyenler büyük sıkıntılar yaşadılar"

Vatandaşların manevi duygularını istismar etmek isteyenlerin de olduğunu belirten Bircan, şunları söyledi:

"Bu manevi duyguları istismar etmek isteyen bazı kişi, kişiler ya da yetkisiz acenteler bulunmaktadır. Bunlara karşı vatandaşlarımızın son derece dikkatli olmalarını kendilerinden rica ediyoruz. Vatandaşlarımızın, kendilerine hac kurası çıkıp çıkmadığını öğrenmeleri için e-Devlet'e girmelerini istiyoruz. Eğer kafalarına herhangi bir sorun takıldıysa kayıtlı olduğu il müftülüğüne müracaat ederek kayıtları hakkında bilgi almalarını tavsiye ediyoruz. Bu süreçte vatandaşlarımızın o hassas duygularını istismar etmek isteyen bazı kişiler tarafından kötü yollara başvurduklarını biz duyuyoruz, dolandırıldıklarını daha doğrusu. Bu konuda vatandaşlarımızın çok dikkat etmelerini istiyoruz."

Bircan, hac vizesi olmayanların çeşitli yollarla hacca götürülebileceği şeklindeki bazı ilanlarla karşılaştıklarını belirterek, hac vizesi olmadan, "kurasız hac" adı altında bazı kişi ve kuruluşların bazı vatandaşları kandırarak hacca götürme girişimine dikkati çekti.

Hac vizesi olmadan, seyahat vizesi, ticari vize, veya başka vize adı altında hiçbir şekilde hac yapma imkanının bulunmadığını vurgulayan Bircan, şunları kaydetti:

"Bunu, Suudi Arabistan Hac ve Umre Bakanlığı hem geçen sene hem de bu sene ilan etti. Bu konuda geçen sene acı bir tecrübe var. Birçok kardeşimiz, vatandaşımız bu yolla gitmeye çalıştılar. Ama çok büyük sıkıntılar yaşadılar. Bu sene de benzer durum olmaması için Diyanet İşleri Başkanlığı olarak, Bakanlıklararası Hac ve Umre Kurulu olarak vatandaşlarımızın bu konuda dikkatli olmalarını kendilerinden istiyoruz."

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.