83 Yaşında Kur'ân Okumayı Öğrendi

Gaziantep'te 3 yıldır Kur'an kursuna giden 83 yaşındaki Gülsüm Aktaş, bu yıl azmi sayesinde Kur'an-ı Kerim okumayı öğrendi.

Şahinbey ilçesine bağlı Yeşilkent Mahallesi'ndeki Mehmet Kolukısa Kur'an kursuna ilerleyen yaşına rağmen 3 yıldır düzenli olarak devam eden Gülsüm Aktaş, azmiyle gençlere de örnek oldu.

İl Müftüsü Ahmet Çelik, yaşına karşın yılmayan ve bu yıl Kur'an okumayı öğrenen Aktaş'a, Kur'an-ı Kerim hediye etti.

Aktaş, 3 yılın ardından bu yıl, özellikle de Ramazan ayında Kur'an-ı Kerim okumayı öğrenmenin heyecanı içerisinde olduğunu söyledi.

Heyecanından her gününü Kur'an okuyarak geçirdiğini anlatan Aktaş, bu sayede başkalarına da örnek olduğunu, bu yaşta olmasına karşın kursa devam ettiğini görenlerin de Kur'an öğrenmeye çalıştığını belirtti.

Allah'ın Kur'an-ı Kerim'i okuyabilmeyi herkese nasip etmesini dileyen Aktaş,"Allah, bana Kur'an okumayı nasip ettiği için binlerce şükürler olsun. 83 yaşındayım. Kur'an okumaya geçtiğim için mutluyum. Bu yaştan sonra Kur'an okumak gerçekten güzel. İnşallah gençlere örnek olurum. 3 yıldır Kur'an kursuna gidiyordum. Bu yıl Kur'an okumayı öğrendim. Kurs hocamız benimle çok ilgilendi. Ben de azmedip çok çalıştım. Gençlerimiz bir an önce Kur'an öğrensinler. Mahalledeki kadınlar beni örnek alıp kursa geldiler. Onlara da örnek oldum. Yatsı namazlarının ardından her gün Kur'an okuyorum. Allah herkesi Kur'an okumayı nasip etsin. Allah herkesten razı olsun." dedi.

ONU GÖRENLER KURSA KOŞUYOR

Gaziantep İl Müftüsü Ahmet Çelik ise yaşlıların Kur'an kurslarına gitmesinin kendilerini çok mutlu ettiğini söyledi. 83 yaşındaki Gülsüm Aktaş'ın Kur'an-ı Kerim'i okumayı öğrenmesinin gençlere de örnek olduğunu aktaran Çelik,"Tabii bu durum bizi heyecanlandırıyor. Teyzemiz bu konuda bize örnek de oluyor. Millet olarak okumada biraz sıkıntılarımız var.

Diyanet İşleri Başkanlığının son zamanlarda açtığı Kur'an kursları toplumumuzun çok büyük teveccühüne mazhar olmuştur. Gaziantep'te 500'e yakın Kur'an kursu hocasıyla 10 bine yakın yetişkin kardeşlerimize Kur'an hizmeti sunuyoruz. Kur'an kurslarında 16 yaşından tutun 83 yaşına kadar kardeşimiz var. Gülsüm teyzemiz 83 yaşında olmasına rağmen Kur'an-ı Kerim'i koltuğunun altına alıp kursa geliyor. Gülsüm teyzeyi gören kardeşlerimiz bulaşığını tezgahta bırakarak Kur'an kurslarına koşuyor. Tabii bu durum, ülkemiz için büyük bir motivasyon olmuş oluyor." diye konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.