Abdest ve Temizlik ile İlgili Vesveseler
İnsan, abdest alırken birtakım vesveselerle karşılaştığı gibi abdestini muhafaza ederken de şeytanın vesveselerine maruz kalır. Pek şeytanın abdest ve temizlik ile ilgili vesveleri nelerdir? Prof. Dr. Ömer Çelik anlatıyor...
Şeytan, iman ile ilgili konularda insana vesvese verdiği gibi, başta temizlik ve ibadetler olmak üzere birçok konuda insanı vesvese ile meşgul ederek yapılan amelin bazen tamamen ifsat olmasına, bazen de eksik olduğu kanısını uyandırarak aynı fiilin tekrar tekrar yapılmasına sebebiyet verir. Nitekim vesvese, insanı tereddüt, bocalama ve kararsızlık hâline götürür. Bir anda şüpheye düşen kişi yaptığı bir şeyi yapmadığını zanneder yahut eksik yaptığını düşünerek tereddüt içerisine girer. Söz gelimi abdestinin olup olmadığı, namazı tam kılıp kılmadığı, gusülde tüm bedeninin yıkanıp yıkanmadığı gibi konularda hep kararsız kalır. Böylece tekrar tekrar aynı işi yapar ve sonuçta maddeten ve mânen zarara uğrar.
Şeytanın vesvese verdiği konulardan birisi de temizliktir. Hz. Peygamber (sav), abdest alırken insana vesvese veren “Velehân” isimli özel bir şeytanın bulunduğunu haber vermektedir.1 Bu şeytan, çeşitli şekillerde, abdestin tamam olup olmadığı konusunda insana vesvese aşılar. Bu vesveselerden kurtulmanın yolu Efendimizin abdest almayı tarif ettiği hadisinde açıkça görülmektedir. O, abdestin nasıl alınacağı kendisine sorulduğunda, azaların üçer kere yıkanması gerektiğini göstermiş ve “İşte abdest budur; kim üçten fazla yıkarsa kötü etmiş, haddi aşmış veya zulmetmiş olur.” buyurmuştur.2
Abdest Hususundaki Vesvese
İnsan, abdest alırken birtakım vesveselerle karşılaştığı gibi abdestini muhafaza ederken de şeytanın vesveselerine maruz kalır. Bazen abdestli kişinin bağırsaklarında bir hareketlenme meydana gelir ve “Acaba yellenme mi oldu?” diye tereddüt eder, abdesti konusunda şüpheye düşer; namaz kılmakta ise çoğu zaman namazını bırakır gider. Peygamber (sav) böyle bir hareketlenmeyi şeytanın vesvesesi olarak nitelendirmiştir. Nitekim namazda iken abdesti bozulmuş gibi hisseden bir kimseden bahsedilince Resûlullah (sav), böyle bir insanın bir ses işitip koku duymadıkça namazı terk etmemesini söylemiştir.3
Hadislerde, abdestli iken, namaz esnasında veya mescide girince abdestin bozulduğuna dair vesveseye düşüldüğünde takip edilecek yol gösterilmekte ve karşılaşılan bu durumun şeytandan kaynaklanan bir vesvese olduğu bildirilmektedir. Kesin olarak bozulduğu bilinmedikçe abdestin varlığı devam ediyor demektir. Nitekim büyük muhaddis ve fakih
Abdullah b. Mübârek de, “Kişi abdest konusunda şüpheye düşse de bozulduğuna dair yemin edebilecek kesin bir kanaate sahip değilse abdest alması gerekmez.” der.4 Her ne kadar kişinin abdesti olsa da Peygamber Efendimizin tavsiyesi üzere her namaz için yeniden abdest alması5 birçok vesvesenin önüne geçecektir.
Bazı kişilerde görülen bir vesvese şekli de banyoda haddinden fazla kalınarak aşırı su israfı yapılmasıdır. Bu tür vesveseden kurtulmanın çaresi Allah Resûlü"nün gusül abdesti ile ilgili uygulamalarını dikkate almaktan geçer. Onun uygulamalarına bakıldığında vücudunun tamamını ıslatmaya yetecek az bir miktarda su ile guslettiği görülmektedir.6 Peygamber Efendimiz gusül esnasında saçları gür olmasına rağmen üç avuç su alır ve başının üzerinden vücuduna dökerek guslederdi.7 Efendimizin gusülde kullandığı su miktarı abdestte kullandığı su miktarının ancak üç beş katı kadardı.8 Onun bu uygulaması, guslün kabulü için az miktardaki suyun bile yeterli olduğunu göstermektedir. Nebevî uygulamayı görmezden gelerek, “Guslüm kabul olmaz!” endişesiyle aşırı su kullanmak ise tıpkı abdestte olduğu gibi hem israf, hem de kişi için bir vebal olacaktır.
Banyo yapılan yere küçük abdest bozmanın kişide vesveseye yol açacağını bildiren bazı rivayetler de bulunmaktadır.9 Bu rivayetler açıklanırken, banyo yapılan yere küçük abdest bozulduğunda, yıkanan kişinin üzerine sıçrama ihtimalinden kurtulmanın mümkün olmadığına, böyle bir ihtimalin ise gayet rahatsız edici ve vesvese uyandırıcı olduğuna dikkat çekilmiştir.10
Bazen vesvese insanı günlük temizlik ile ilgili hususlarda yakalamaktadır. Temizlik olmadan sağlıklı bir hayatın olması düşünülemediği gibi ibadetler de makbul olmaz. Ancak psikiyatrların tespitlerine göre bazı kişilerin, özellikle de bazı kadınların, temizlik yapma hususunda aşırılığa düştükleri bir gerçektir. İbadetlerin kabulü için gereken temizlik şartları göz önünde bulundurulduğunda bu aşırılığın boyutları daha iyi anlaşılacaktır. İbadete mani, sağlığa zararlı, insan tabiatının hoş görmediği ve göze görünen bir kirlilik söz konusu ise elbette o mekânı temizlemek şarttır. Ancak dinin öngördüğü özelliklerde ve hijyen ölçüleri içerisinde yeterli temizlik yapıldıktan sonra insanın yine de tatmin olmamasının vesveseden kaynaklandığı söylenebilir.
Dipnotlar:
1 Tirmizî, Tahâret, 43
2 İbn Mâce, Tahâret, 48
3 Buhârî, Vudû’, 4
4 Tirmizî, Tahâret, 56.
5 Ebû Dâvûd, Tahâret, 32.
6 Buhârî, Gusül, 1
7 Buhârî, Gusül, 4.
8 Buhârî, Vudû’, 47
9 Ebû Dâvûd, Tahâret, 15
10 Süyûtî, Ta’lîkun alâ Süneni Nesâî, I, 35-36.
Kaynak: Diyanet, Hadislerle İslam 3. Cilt
YORUMLAR