Âhiretin Bin Senesinden Daha Hayırlı 'gün'

Allah`a İman

Ecel gelip çattığında en mahâretli eller bile artık tutmaz olur. Bundan sonra insan için ne ter dökme, ne yorulma, ne üşüme, ne de üşenme vardır. Yani Allah yolunda ibâdet, hizmet ve gayrete mânî olan bütün beşerî mâzeretler son bulur. Lâkin artık ibâdet ve gayret vakti değil, ilâhî hesaba çekilme zamanıdır.

Allah için sâlih amel işleme zamanı, dünya hayâtıdır. O fırsat elden kaçtı mı bir daha geri dönüşü yoktur.

Cüneyd-i Bağdâdî Hazretleri der ki:

“Dünyanın bir günü, âhiretin bin senesinden hayırlıdır. Çünkü dünyanın bir gününde rızâ-yı ilâhîyi tahsil etme imkânı vardır. Âhirette ise dünyadaki gibi amel-i sâlihler yapıp da kazanma imkânı yoktur. Orada sadece ömrün hesabı vardır.”

Bu itibarla kâmil mü’minler, dünyayı âhiretin tarlası bilip ömürlerini hayırlı ameller işlemek için ilâhî bir mühlet kılındığının farkında olarak yaşarlar.

HZ. İLYAS'IN (as) ÜZÜNTÜSÜ

Rivâyete göre Hazret-i İlyas (as), ölüm meleği ile karşılaşınca biraz ürperir. Bunun üzerine Azrâil (as):

“–Sen bir peygambersin yâ İlyas, ölümden mi korktun?” der.

Hazret-i İlyas şöyle cevap verir:

“–Hayır, ölümden ürkmedim. Ben hayâtımın bitmiş olmasına üzüldüm. Çünkü hayâtımı ibâdetle, tebliğle geçiriyordum. Kulluktan lezzet alıyordum. Fakat şimdi kabirde kıyâmete kadar rehin kalacağım. Onun için mahzun oldum.”

MÜMİNLER NASIL YAŞAMALI?

Şâir, mü’minin nasıl bir hayat yaşaması gerektiğini ne güzel hulâsa eder:

Seni annen doğurup attığı gün dünyaya,

Ağlıyordun; bütün âlem gülüyordu bir yanda.

Şimdi öyle bir ömür sür ki, ölürken gülesin;

Çağlasın gözyaşı hâlinde cihân arkanda...

İşte mühim olan, sâlih ameller ve hayır-hasenât ile gök kubbede hoş bir sadâ bırakarak ömür defterini kapatabilmektir. Hakk’ın dîvânına bu hâlet-i rûhiye ile, böylesine müsterih bir vicdan, selîm bir kalp ve yüz akıyla varabilmek, en büyük saâdettir.

"SON GÜLEN İYİ GÜLER"

Güzel Türkçemizde; “Son gülen iyi güler.” diye hikmetli bir söz vardır. Bunun mânâsı, kişiye son nefesinde perdeler kaldırılıp gideceği makam gösterildiğindeki tebessümden daha güzel bir tebessümün olmadığıdır. Kulun bu cihandaki en güzel, en mânâlı, en mes’ut tebessümü, o andakidir.

Cenâb-ı Hak lutf u keremiyle cümlemizi son nefesinde yüzünü güldürdüklerinden eylesin. Rabbimiz, bu hikmet ve ibretlerle nefislerimizi muhâsebe edip hâlimize çeki-düzen verebilmemizi, son nefesimizde ebedî vuslatı tadarak kıyâmet gününe bir bayram sabahının huzur ve saâdetiyle, korku ve hüzünden âzâde bir şekilde varabilmemizi nasip ve müyesser eylesin! Âmîn...

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hak Dostlarının Örnek Ahlakından 1, Erkam Yayınları, 2011