Ahıskalı Çocuklar Kur'ân-ı Kerim Öğreniyor

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun koordinasyonunda Ukrayna'dan Türkiye'ye getirilerek Erzincan'ın Üzümlü ilçesine yerleştirilen Ahıska Türklerinin çocuklarına Kur'an-ı Kerim ve din dersleri verilmeye başlandı.

Üzümlü İlçe Müftülüğü, Ahıskalı ailelerin talebi üzerine Ensar Camisi'nde çocuklar için Kur'an kursu açtı ve dini konularda eğitim vermeye başladı.

Ensar Camisi'nde din görevlileri tarafından cumartesi ve pazar günleri üçer saat verilen kurs ve eğitime 55 Ahıskalı çocuk katılıyor.

Eğitimlerde öncelikle İslam dininin asıl kaynağı Kur'an-ı Kerim'i okumayı öğrettiklerini ifade eden Karadeniz, şunları söyledi:

"Ensar Camimizde görevlendirdiğimiz hocalarımız tarafından eğitim yapılmaktadır. Eğitimlerde birinci olarak Kur'an-ı Kerim'i öğretiyoruz, sonra da Diyanet İşleri Başkanlığımız yayınlarından yaz kurslarında çocuklarımıza okuttuğumuz 'Dinimi Öğreniyorum', 'İbadetim, Ahlakım, Peygamberim' kitaplarını okutuyoruz.

Çocuklarımız Türkçe bilmedikleri için kitapların Rusça baskılarını başkanlığımızdan isteyip dağıttık. Şu anda çocuklarımız o kitaplardan okurken, hocalarımız da Türkçe olarak anlatarak eğitim yapılıyor.

Çocukları camiye alıştırmak için çeşitli hediyeler de verdik. 55 çocuğumuz camiye eğitime geldi. Hepsi camide cıvıl cıvıldı.

Kurslara katılan Ahıskalı çocuklardan 12 yaşındaki Umut Kaya, derslerin eğlenceli geçtiğini ve Kur'an öğrenmeye başladıklarını belirterek "Camiye geldik, hocalarımız sağ olsunlar bize Kur'an okumayı, namaz kılmayı öğretiyorlar. Derslerimiz eğlenceli geçiyor, dinimizi öğreniyoruz" dedi.

kuran_kursukuran_kursu2

kuran_kursu3

kuran_kursu5

kuran_kursu7

kuran_kursu8

kuran_kursu9

kuran_kursu10

kuran_kursu11

kuran_kursu12

kuran_kursu14

 

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.