Aile Fertlerinin Birbiri Üzerindeki Hakları

Sorularla İslam

Aile bireylerinin birbiri karşı görevleri nelerdir? İşte dinimizde aile bireylerinin birbirine karşı sorumlulukları...

Âilede babanın, annenin ve çocukların birbirleri üzerinde hakları vardır. Baba, hanımının ve çocuklarının her türlü eğitim ve gelişimiyle ilgilenir, ihtiyaçlarını helâlinden temin ederek onları âhirete hazırlar. Anne, kocasına karşı vazîfelerinde hassas davranır, evine ve çocuklarına sahip çıkar. Akıllı, firâset sahibi, sabırlı ve kanaat ehli olup israftan kaçınır. Anne-baba, çocuklarına karşı muhabbet ve adâletle davranır, ayrımcılık yapmazlar. Çocuklar da anne babalarına karşı son derece hürmet ve muhabbet hisleriyle dolu olur, onlara itaat ederek hizmetlerinde kusur etmezler.

Babanın temin edeceği mesken, âile fertlerini rahatça barındırabilecek genişlikte ve mümkün olduğu kadar iyi bir semt ve güzel komşular arasında olmalıdır.

Anne baba, âile içinde affedici ve uysal olmalı; muhabbet, şefkat ve merhamet hislerini önde tutmalıdır. Biri, kızgınlıkla herhangi bir yemin edip sonra onun hayır olmadığını anladığında, ısrarcı olmamalı, hemen yemininden vazgeçip keffâret vermelidir. (Buhârî, Eymân 1, Keffârât 10; Müslim, Eymân 7, 26)

Allah Rasûlü (s.a.v) kocasının hakkını îfâ eden kadına şu müjdeyi verir:

“Kocası kendisinden memnun olduğu hâlde ölen kadın cennete girer.” (Tirmizî, Radâ` 10/1161; İbn-i Mâce, Nikâh 4)

EBRAR İSMİ NEREDEN GELİYOR?

Anne-baba üzerinde evlatların da hakkı vardır. Rasûlullah (s.a.v) şöyle buyurur:

“Allah Teâlâ (Kur’ân-ı Kerîm’de) bazı kullarını «Ebrâr» diye isimlendirmiştir. Çünkü onlar hem baba ve annelerine hem de çocuklarına iyilik ve ihsanda bulunmuşlardır. Anne-babanın senin üzerinde hakları olduğu gibi, aynı şekilde çocuğunun da senin üzerinde hakkı vardır.” (Heysemî, VIII, 146)

Cenâb-ı Hak, âileye bir yavru lutfettiğinde, sağ kulağına ezan, sol kulağına da kâmet okuyarak ona güzel bir isim vermek, anne-babanın başta gelen vazîfesidir.[1] Durumu müsâid olanlar, doğumdan bir hafta sonra Allah’a şükür için Akîka kurbanı kesmeli, çocuğu tıraş ederek saçlarının ağırlığınca gümüşü fakirlere infâk etmelidir. (Buhârî, Akîka, 1, 2; Muvatta’, Akîka, 2, 3)[2]

Bu anlatılanlar zâviyesinden bakıldığında, İslâm’da “kadınların erkeklere esir olduğu” yönündeki iddiaların tamamen yanlış olduğu görülür. Zira İslâm’da kadın erkekten daha rahat bir hayat yaşar. Erkek kadının nafakasını temin ile mükellef kılınırken, kadın bundan muaf tutulur, bunun yerine kadına en zevkli bir vazife olarak “çocuk terbiyesi” verilir. Bugün kadın hürriyeti diye ortaya atılan şeyler, kadınların ancak sefâlete düşmesine yol açmıştır. İslâm ise onların iffet ve namuslarını korumakta, şeref ve haysiyetlerini muhafaza altına almaktadır.

[1] Ebû Dâvûd, Edeb, 61, 106, 107.

[2] Osman Nûri Topbaş, Faziletler Medeniyeti, II, 417-428; http://faziletlermedeniyeti2.darulerkam.altinoluk.com/b-aile-hakki/

Kaynak: Dr. Murat Kaya, Ebedi Yol Haritası İslam, Erkam Yayınları