Al-i İmran Suresinin 62. Ayeti Ne Anlatıyor?

Al-i İmran suresinin 62. ayetinde ne anlatılmak isteniyor? Allah’ın verdiği habere değinen ayet-i kerime; Al-i İmran suresinin 62. ayetinin meali ve tefsirini yazımızda okuyabilirsiniz...

Ayet-i kerimede buyurulur:

اِنَّ هٰذَا لَهُوَ الْقَصَصُ الْحَقُّۚ وَمَا مِنْ اِلٰهٍ اِلَّا اللّٰهُۜ وَاِنَّ اللّٰهَ لَهُوَ الْعَز۪يزُ الْحَك۪يمُ

İşte bunlar gerçek haberlerdir. Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur. Muhakkak ki Allah, evet O, mutlak güç ve hikmet sahibidir. (Âl-i İmrân, 3/62)

ALLAH’IN VERDİĞİ HABER, GERÇEKTİR

Bilgi

Hz. Îsâ’nın (a.s.) yolundan gittiğini söyleyen bazı kimseler, o ve annesi Hz. Meryem (a.s.) hakkında birtakım hatalı bilgiler anlatıyorlardı. Hz. İsâ’yı (a.s.) ilah sayanlar bile vardı. Yüce Allah, önceki sayfalardan itibaren onlar hakkındaki gerçekleri açıklamıştır. Buna göre Hz. İsâ (a.s.) ile Hz. Muhammed’in (s.a.s.) yolu aynıdır. Sonra Yüce Allah Peygamberimize, Hristiyanlara şu çağrıda bulunmasını emretmiştir: “Gelin: Yalnız Allah’a ibadet edelim, O’na hiçbir şeyi ortak koşmayalım ve içimizden bazıları Allah’ı bırakıp da diğer bazılarını rab edinmesin.” (Âl-i İmrân, 3/64)

Mesaj

  1. Tarihî olaylar hakkındaki mutlak doğruyu ifade eden bilgiler, Allah’ın haber verdikleridir.
  2. Hiçbir Peygamber Allah’tan başka tanrı bulunduğunu söylememiştir.

Kelime Dağarcığı

Kasas: Kıssalar, haberler.

Hak: Gerçek, gerçeğe uygun, doğru.

Kaynak: Diyanet, Kur'an-ı Kerim'den Serlevha Ayetler

TEFSİR

  1. Şüphesiz bu anlatılanlar, gerçek kıssalardır. Allah’tan başka hiçbir ilâh yoktur. Şüphesiz Allah, kudreti dâimâ üstün gelen, her hükmü ve işi hikmetli ve sağlam olandır.
  2. Eğer onlar bu gerçekleri kabul etmezlerse üzülme! Çünkü Allah bozguncuları çok iyi bilir.

Hz. Meryem ve Hz. İsa (a.s.) hakkındaki en doğru bilgiler, Kur’ân-ı Kerîm’in verdiği bu bilgilerdir. Çünkü bunları, her şeyi en iyi bilen Allah Teâlâ, en emin yollarla Peygamber’ine ulaştırmıştır. Hıristiyanların uydurdukları yalanlar, gerçeği tespitte bir anlam ifade etmemektedir. Burada Hristiyanların “teslis” akidesini çürütmek için “Allah’tan başka asla hiçbir ilâh yoktur” şeklinde tekitli bir ifade kullanılmıştır. Yine Yüce Allah’ın “Azîz: kudreti dâima üstün gelen, Hakîm: her işi ve hükmü hikmetli ve sağlam olan” isimleri zikredilerek, Hz. İsa’nın ilâh olabileceği fikri tamamen ortadan kaldırılmaktadır. Çünkü Hristiyan inancına göre Hz. İsa, Yahudiler tarafından öldürüleceğinden korkmuş ve neticede de öldürülmüştü. O halde böyle endişe eden, korkan ve öldürülen birinin ilâh olması imkânsızdır. İlah olmaya yegâne hak sahibi, sonsuz güç, kuvvet, ilim ve hikmet sahibi Cenâb-ı Hak’tır. Buna rağmen gerçeği kabulden yüz çevirenler, bozgunculardır. Allah, bozguncuları çok iyi bilmektedir ve gereken cezalarını verecektir.

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri, kuranvemeali.com

İslam ve İhsan

AL-İ İMRAN SURESİNİN FAZİLETİ

Al-i İmran Suresinin Fazileti

BAKARA VE ÂL-İ İMRÂN SÛRELERİNİ OKUMANIN FAZİLETİ İLE İLGİLİ HADİS

Bakara ve Âl-i İmrân Sûrelerini Okumanın Fazileti ile İlgili Hadis

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.