Alemşümul Ne Demek?
Alemşümûl: Âlemi kaplamış, dünya çapında, cihanşümûl anlamlarına gelir.
ALEMŞÜMUL KELİMESİNE ÖRNEK
Bu güruh da, Kurʼân âyetlerinin “âlemşümûl” karakterini inkâr ederek tartışmaya açmaktadırlar. Bâzı âyetlerde bildirilen ilâhî hükümlerin, nâzil olduğu zamana mahsus ve netice itibâriyle mahallî olduğu, yani sadece Arap Kavmiʼne ve Asr-ı Saâdet müslümanlarına münhasır bulunduğu iddiasıyla, dehşetli bir îtikâdî karışıklığa yol açmaktadırlar.
*****
Sultan Süleymân Han, takip ettiği âlemşümûl siyâsetle hıristiyanlık içinde yeni bir mezhep kuran Martin Luther ve taraftarlarını desteklemiş ve böylece Almanya ile İspanya’nın arasını açmıştır. Martin Luther’in kurduğu protestanlık
mezhebi, daha ziyâde Almanya’da îtibar bularak yayıldı. Bu da, katolik devletlerle Almanya’nın arasının açılmasına sebep oldu. Bunların başında İspanya gelir. Kapitülasyonlarla da Fransa’yı kendi güdümüne alan Osmanlı, böylece
kendisine karşı mukâvemet edecek haçlı gücünü parçalamıştır.
*****
Japonya’ya, tarihimizde “Ertuğrul Fâciası” diye bilinen bir ilmî hey’et gönderip İslâm’ı oralara kadar yaymak ve hılâfet nüfûzunu âlemşümûl bir duruma getirmek yolunda yürümüştür. Sultan Abdülhamîd’in bu İslâmcı siyâsetinin şümûl ve kuvvetini anlayabilmek için, Medîne-i Münevvere’ye kadar döşetmiş olduğu demiryolu hattının, devlet kesesinden bir kuruş çıkmadan sırf dünyâ müslümanlarının yardımlarıyla gerçekleşmiş bulunduğunu hatırlamak kâfîdir.
*****
Muhtâca, borçluya ve yolda kalmışa yardım etmek, İslâm’ın mühim insânî kâidelerinden biridir. Zarûrî ihtiyaçlarını karşılayamadığı için borçlu duruma düşen her insana yardım etmek, dînimizin emrettiği âlemşümûl bir prensiptir. Bu yardım, alacaklının borçluya mühlet vermesi, borcunun bir kısmını veya tamamını bağışlaması ya da bir başkasının imkân nisbetinde yardımda bulunması şeklinde olabilir.