Alışverişte Yalan Söylemek
İslam’da alışveriş adabı nasıldır? Alışveriş yaparken yalan söyleyen kimseyi neler bekliyor?
Sahâbeden Cerîr bin Abdullah radıyallâhu anh bir at satın almak istemişti. Beğendiği bir at için satıcı beş yüz dirhem fiyat teklif etti. Cerîr radıyallâhu anh bu ata altı yüz dirhem verebileceğini, hattâ sekiz yüz dirheme kadar fiyatı yükseltebileceğini ifâde etti. Çünkü atın değeri yüksek olup, satıcı bunun farkında değildi. Kendisine:
“–Atı, beş yüz dirheme alabilecekken, niçin sekiz yüz dirheme kadar fiyatı yükselttin?” diye soruldu. Cerîr -radıyallâhu anh- şu cevabı verdi:
“–Biz alışverişte hile yapmayacağımız hususunda Allâh’ın Rasûlü’ne söz verdik.” (İbn-i Hazm, el-Muhallâ, Mısır 1389, IX, s. 454 vd.)
Dolayısıyla helâl-haram demeden; “Müşteriden ne koparabilirsem kârdır.” zihniyetiyle yapılan ticâretten kişiye hiçbir hayır gelmeyeceği, bilâkis bunun ağır bir âhiret vebâli olacağı aslâ unutulmamalıdır.
Hazret-i Ömer radıyallâhu anh buyurur:
“Bir kimsenin kıldığı namaza, tuttuğu oruca bakmayınız. Konuştuğunda doğru söylüyor mu, kendisine bir emânet verildiğinde emânete riâyet ediyor mu, dünyaya meylettiği zaman helâl-harâmı gözetiyor mu, ona bakınız!”
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Müslümanın Para ile İmtihanı, Erkam Yayınları