Allah İçin Sev

Cemiyet Hayatımız

Kâmil mü’minlerin din kardeşlerine duydukları muhabbetin temel gayesi, Allâh’ın rızâsına erebilmektir.

Efendimiz bir din kardeşini Allah için sevmenin, Allâh’ın muhabbetine vesîle olduğunu şöyle ifâde buyurmuştur:

“ALLAH RIZASI İÇİN SEVERİM”

“Bir kimse, başka bir köydeki (din) kardeşini ziyâret etmek için yola çıktı. Allah Teâlâ, adamı gözetlemek (ve sınamak) için onun yolu üzerinde (insan sûretinde) bir melek vazîfelendirdi. Adam meleğin yanına gelince, melek:

«–Nereye gidiyorsun?» dedi. O zât:

«–Şu köyde bir din kardeşim var, onu görmeye gidiyorum.» cevâbını verdi. Melek tekrar sordu:

«–O kardeşinden elde etmek istediğin bir menfaatin mi var?» Adam:

«–Hayır, ben onu sırf Allah rızâsı için severim, onun için ziyâretine gidiyorum.» dedi. Bunun üzerine melek:

«–Sen onu nasıl seviyorsan Allah da seni öyle seviyor. Ben, bu muştuyu vermek için Allah Teâlâ’nın gönderdiği elçiyim.» dedi.” (Müslim, Birr, 38; Ahmed, II, 292) Diğer bir hadîs-i şerîfte de:

“Yedi sınıf insan vardır ki Allah Teâlâ, onları hiçbir gölgenin bulunmadığı bir günde, kendi (Arş’ının) gölgesinde gölgelendirir... (Bu sınıflardan biri de) birbirlerini Allah için seven, bir araya gelişleri ve ayrılışları bu muhabbetle gerçekleşen iki kişidir...” buyrulur. (Buhârî, Ezân, 36)

ALLAH'IN RIZASINA EREBİLMEK

Böyle kâmil mü’minlerin din kardeşlerine duydukları muhabbetin temel gâyesi, Allâh’ın rızâsına erebilmektir. Din kardeşinin duâsından istifâde etmek, onunla ülfet ve ünsiyet kurmaktaki tek niyet, Allâh’a yakın bir kul olabilmektir.

Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Hak Dostlarının Örnek Ahlâkından 1, Erkam Yayınları