Allah Kimleri Çok Sever?

Hizmet

Cenâb-ı Hak, affeden kullarını çok sever. Nitekim âyet-i kerîmede şöyle buyrulur: “O (takvâ sahipleri) bollukta da darlıkta da Allah için infâk ederler, öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah da (bu şekilde bütün hâl ve ibadetlerinde) ihsan sahibi olanları sever.” (Âl-i İmrân, 134)

Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir gün:

“–Sizden biri, Ebû Damdam gibi olmaktan âciz midir?” diye sordu. Oradaki sahâbîler:

“–Ebû Damdam kimdir?” diye sordular.

Rasûl-i Ekrem -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz şöyle buyurdu:

“–O, sizden önceki kavimlerden birine mensup idi. (Her sabah:) «Bana hakaret eden ve dil uzatarak gıybetimi yapan kimselere hakkımı helâl ediyorum.» derdi.” (Ebû Dâvûd, Edeb, 36/4887)

Cenâb-ı Hak, affeden kullarını çok sever. Nitekim âyet-i kerîmede şöyle buyrulur:

“O (takvâ sahipleri) bollukta da darlıkta da Allah için infâk ederler, öfkelerini yutarlar ve insanları affederler. Allah da (bu şekilde bütün hâl ve ibadetlerinde) ihsan sahibi olanları sever.” (Âl-i İmrân, 134)

AYIPLARI ÖRT AÇIK ETME!

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz de şöyle buyurmuştur:

“…Kul başkalarının hatâlarını affettikçe, Allah da onun şerefini ziyâdeleştirir...” (Müslim, Birr, 69; Tirmizî, Birr, 82)

“…Kim bağışlarsa Allah da onu mağfiret eder; kim affederse, Allah da onu affeder; kim bir musîbete sabrederse, Allah onun karşılığını verir; kim öfkesini yutarsa, Allah onun ecrini ihsân eder.” (Beyhâki, Delâil, VI, 291-292)

Ay­rı­ca hiz­met eh­li, in­san­la­rın ayıp­la­rı­nı araş­tı­ran değil, ayıp ve kabahatlerini setreden (örten) olmalıdır. Nitekim Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Kim ar­ka­da­şı­nın ayı­bı­nı ör­ter­se, Allah da kı­yâ­met gü­nü onun ayı­bı­nı ör­ter. Kim bir müs­lü­man kar­de­şi­nin ayı­bı­nı açı­ğa vu­rur­sa Allah da onun ayı­bı­nı açı­ğa vu­rur. Hat­tâ evin­de bi­le ol­sa onu ayı­bıy­la re­zil eder.” (İbn-i Mâce, Hudûd, 5)

“Kim bir kardeşini günahından dolayı ayıplarsa, o günahı işlemeden ölmez.” (Tirmizî, Kıyâmet, 53/2505)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hizmet, Erkam Yayınları