Allah’ın İlim Sıfatı Ne Demek?

İlim nedir, ne anlama gelir? İlim sıfatı ne demektir? İlim sıfatı ile ilgili ayetler nelerdir? Allah’a nispet edilen subuti sıfalardan ilim sıfatı ve anlamı.

İlim, “Bilmek” demektir. Allah her şeyi bilendir. Olmuşu, olanı, olacağı, gelmişi, geçmişi, gizliyi, açığı bilir. Bunları gerek bütün halinde, gerekse parça ve ayrıntı olarak bilir. Bu bilgi bir araç ve alete bağlı değildir, Cenâb-ı Hak’la birlikte vardır, ezelî ve ebedîdir. O’nun ilmi insanların ilmi gibi sınırlı, düşünce, tefekkür ve muhâkemeye dayalı bir ilim değildir. Allah her şeyi meydana geleceği için bilir, yoksa hiç bir şey Allah bildiği için meydana gelmez. İlim sıfatının zıddı olan bilgisizlik (cehl) Allah hakkında düşünülemez.

Bazı filozofların, “Allah geneli bilir, detayları bilmez” iddialarını kelâmcılar reddetmiştir. Çünkü böyle bir düşünce tarzı, Allah’ın ilim sıfatı ile çelişir ve O’na eksiklik isnat etmek olur.

İLİM SIFATI İLE İLGİLİ AYETLER

İlim sıfatıyla ilgili olarak Kur’an’da pek çok âyet vardır. Biz bunlardan dört tanesini zikredeceğiz: “Gaybın anahtarları yalnız O’nun yanındadır. Onları ancak O bilir. O, karada ve denizde ne varsa bilir. Düşen hiçbir yaprak yoktur ki, onu bilmesin. Yerin karanlıklarında olan hiçbir tohum, yaş ve kuru, hiçbir şey yok ki, apaçık bir Kitap’ta (yazılı) bulunmasın.” [1] “Göklerde ve yerde olanları Allah’ın bildiğini görmüyor musun?” [2] “Siz, sözünüzü ister gizleyin, ister açığa vurun, şüphe yok ki O, göğüslerin içindekini çok iyi bilendir.” [3] “O, gözlerin hain bakışlarını ve kalplerin gizleyeceği her şeyi bilir.” [4]

Allah’ın ilminin genişliği de âyetlerde şöyle açıklanmıştır: “De ki: Rabb’imin sözlerini yazmak için bütün denizler mürekkep olsa ve bir o kadar da ilâve getirsek bile, Rabb’imin sözleri bitmeden önce denizler tükenecektir.” [5] “Yeryüzündeki ağaçlar kalem, denizler de mürekkep olsa ve yedi deniz daha katılsa da yazılsa, Allah’ın kelimeleri bitmezdi.” [6]

Varlıkların yaratılışında görülen ince hesap, denge, mantık, hikmet ve fizik kurallar, bunları yaratıp yönetenin her şeyi bildiğini gösterir.

Dipnotlar:

[1] En’âm, 6/59. [2] Mücâdele, 58/7. [3] Mülk, 68/13. [4] Mü’minûn, 23/17. [5] Kehf, 18/109. bk. Lokmân, 31/27. [6] Lokmân, 31/27.

Kaynak: Prof. Dr. Hamdi Döndüren, Delilleriyle İslam İlmihali, Erkam Yayınları

 

İslam ve İhsan

ALLAH’IN SIFATLARI VE ANLAMLARI

Allah’ın Sıfatları ve Anlamları

ALLAH’A İMAN HAKKINDA BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?

Allah’a İman Hakkında Bunları Biliyor Musunuz?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

  • deniz derken sade su anlamıyasınız dostlar kuran da aklımızı oynatmıyalım diye YÜCE ALLAH bize anlayacagımız kadarını anlatmış SÜBHANALLAH

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.