Ankebût Suresi 51. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Ankebût Suresi 51. ayeti ne anlatıyor? Ankebût Suresi 51. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Ankebût Suresi 51. Ayetinin Arapçası:

اَوَلَمْ يَكْفِهِمْ اَنَّٓا اَنْزَلْنَا عَلَيْكَ الْكِتَابَ يُتْلٰى عَلَيْهِمْۜ اِنَّ ف۪ي ذٰلِكَ لَرَحْمَةً وَذِكْرٰى لِقَوْمٍ يُؤْمِنُونَ۟

Ankebût Suresi 51. Ayetinin Meali (Anlamı):

Hem, kendilerine okunan bu kitabı sana indiriyor olmamız onlara mûcize olarak yeterli değil mi? Hiç şüphesiz bunda iman eden bir toplum için elbette bir rahmet ve öğüt vardır.

Ankebût Suresi 51. Ayetinin Tefsiri:

Müşrikler, Peygamberimiz (s.a.s.)’den, Hz. Mûsâ’ya verilen asâ, Hz. Sâlih’e verilen deve, Hz. İsa’ya verilen ölüleri diriltme gibi hissî mûcizeler getirmesini istiyorlardı. Halbuki devamlı surette kendilerine okunan ve okunacak olan Kur’ân-ı Kerîm en büyük mûcize olarak karşılarında durmaktadır. Hissî mûcizeler, belki gösterildikleri an bir tesir icra ettiler, sonra tarihin sayfaları arasında kaldılar. Fakat akla, ilim ve irfana hitap eden Kur’ân-ı Kerîm’in mûcizeliği hiçbir zaman eskimeyecek, her an canlılığını koruyarak kıyâmete kadar devam edecektir. Dolayısıyla Resûl-i Ekrem (s.a.s.)’in en büyük mûcizesi Kur’ân-ı Kerîm’dir. İnsanlara asıl lâzım olan da gelip geçici hissî mûcizeler değil, benzerini asla ortaya koyamayacakları ve hayatın her alanında feyzinden istifade edecekleri bu mûcizedir. Kur’an akla ve kalbe hitap eder. Beşeriyetin dünya huzuru ve âhiret saadeti için lâzım gelen doğru akîde ve nizamlı bir hayatın kâidelerini bildirir. Kur’an’ın bu hususiyeti burada iki kelimeyle beyân edilmiştir:

  Rahmet,

  Zikrâ: öğüt, ders ve ibret.

Kur’an’ın rahmet olması, kulların dünya ve âhirette ilâhî rahmete erişmelerini sağlayacak doğru yolu göstermesidir. Mü’minler onun tâlimatlarına tâbi olarak Allah’ın sınırsız rahmet ve sayısız lutuflarına nâil olurlar. Öğüt olması ise Kur’an uslubunun karakteristik bir özelliğidir. O başından sonuna kadar akıl sahiplerine öğütler verir, onlara apaçık deliller ve belgeler sunar; gerekli her hususta tesirli ve tatmin edici dersler verir. Hz. Muhammed (s.a.s.)’in peygamber, ona inen Kur’an’ın da vahiy mahsûlü olduğunun en büyük şâhidi, göklerin ve yerin bütün esrârını bilen Allah’tır. Dinî gerçeklere uyanlar, dünya ve âhiretin nimetlerine gark olacakları gibi, dinin apaçık gerçeklerini bir tarafa bırakıp bâtıl yollara sapanlar da kesinlikle zarara uğrayacaklardır.

Hal böyleyken, işledikleri bunca günaha rağmen, hâlâ başlarına bir felâketin inmediğini görüp bundan cesâret alan zâlimler, Peygamber’e karşı küstahça meydan okuyorlar:

Ankebût Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Ankebût Suresi 51. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.