Anlamanın, Öğrenmenin ve Öğretmenin Fazileti
Allah'ın Peygamberimiz vasıtası ile üzerimize yağdırdığı yağmur nedir? Peygamberimiz bu yağmurdan nasıl bahsediyor? Biz bu yağmurdan nasıl etkileniriz? Bu konu ile alakalı hadisler nelerdir? Bu hadisten ne anlamalıyız? Dr. Murat Kaya anlatıyor...
Ebû Mûsâ el-Eş’arî (r.a), Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’in şöyle buyurduklarını nakleder:
“Allâh’ın benim vâsıtamla gönderdiği hidâyet ve ilim, bol yağmura benzer. (Bu yağmur, öyle) bir toprağa düşer ki onun bir kısmı suyu kabûl eder de çayır ile bol ot yetiştirir. Bir kısmı da kurak olur, suyu (üstünde) tutar da Allâh Teâlâ insanları onunla faydalandırır. Ondan hem kendileri içerler, hem de hayvanlarını suvarır ve ekin ekerler. Bu yağmur diğer bir nevi toprağa daha isâbet eder ki düz ve kaypaktır. Ne suyu üstünde tutar, ne çayır bitirir.
İşte Allâh’ın dînini anlayıp, dinde fakîh olup da Allâh’ın benim vâsıtamla gönderdiği (hidâyet ve ilimden) faydalanan ve bunu öğrenip başkasına öğreten kimse ile (bunu duyduğu vakit kibrinden) başını bile kaldırmayan ve Allâh’ın benimle gönderdiği hidâyetini kabûl etmeyen kimsenin misâli böyledir.” (Buhârî, İlim, 20)
BU HADİSTEN NE ANLAMALIYIZ?
Bu taksîme göre topraklar da insanlar da üç kısma ayrılmış oluyor:
- Hem istifâde eden, hem de başkalarına fayda veren,
- Kendisi istifâde edip başkasına fayda vermeyen,
- Ne kendi istifâde eden ne de başkasına fayda veren.