Anne-Babalar Çocukları İçin Nasıl Bir Endişe Duyuyor?

ÇOCUĞUMUZ

Anne-babalar çocuklarına mâneviyatı için ne kadar emek veriyorlar? Evlâtlarının dünyası için duydukları endişeyi, âhireti için de duyuyorlar mı?

Bir anne-baba, çocuğu ateşli bir hastalığa tutulsa, sabaha kadar uyumaz, uyuyamaz. Doktor doktor gezer. Fakat maalesef bugün bir mâneviyat fukarâlığı başladı. Çocuklarının dünyevî istikbâlini ebedî istikbâlinden daha önemli görme gafleti, dindar dediğimiz âilelere bile sirâyet etti.

ÇOCUKLAR İÇİN DUYULMASI GEREKEN ASIL ENDİŞE

Görüyoruz; üniversite imtihanlarında anne-baba gidiyor, saatlerce kapıda heyecanla bekliyor. “Çocuğum kadar heyecanlıyım.” diyor. “Acaba yapabilecek mi, kazanabilecek mi?” diye telâşlanıyor.

Peki sen, çocuğuna mâneviyatı için ne kadar emek veriyorsun? Evlâdının dünyası için duyduğun endişeyi, âhireti için de duyuyor musun?

ÇOCUKLARIN RUHUNU DOYURUN!

Evlâtlara gösterilecek gerçek şefkat ve merhamet, hayatı sadece bu dünyadan ibâretmiş gibi görerek onların karınlarını doyurup güzel elbiseler giydirmek, nefislerini eğlendirmek, ten rahatlarını temin etmek değildir.

Bilâkis asıl şefkat ve merhamet, onların ebedî istikbâllerini bir azap faslı olmaktan kurtarıp sonsuz bir saâdet baharı kılacak mânevî değerleri geç kalmadan şahsiyetlerine kazandırmak, öncelikle onların ruhlarını doyurmaktır.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Müslümanın Gönül Dünyası, Erkam Yayınları