Antibiyotik Yerine Propolis Tavsiyesi

Propolis nedir? Antibiyotik yerine neden propolis kullanılmalı? Propolisin faydaları nelerdir?

Propolis, arıların bitkilerden ürettiği ve kovan içi temizlikte ve kovanın yalıtımında kullandıkları bir maddedir.

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Fen Fakültesi Biyokimya Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sevgi Kolaylı, antibiyotik yerine arılar tarafından üretilen propolis tüketilmesi önerisinde bulundu.

Kolaylı, bal arılarının kovanlarını her türlü tehlikeye hastalığa, soğuk ve sıcağa karşı korumak için doğadan topladıkları ve propolis adı verilen bu karşımın çok zengin içeriğe sahip olduğunu söyledi.

Propolisin içerisinde polifenoller ve bileşenler olduğunu anlatan Kolaylı, çok yüksek antioksidan kapasitesinin olduğunu vurguladı.

“ANTİBİYOTİKLERE KARŞI DA MİKROPLAR GİDEREK DİRENÇ KAZANIYOR”

Propolisin her derde deva olduğunu ifade eden Kolaylı, “Propolisin antibiyotik değeri var. Piyasada 3 ya da 5 çeşit antibiyotik var, bu antibiyotiklere karşı da mikroplar giderek direnç kazanıyor. Belki de gelecek 15-20 yıl sonra antibiyotik kullanmayacağız. Ama propolis öyle değil, doğal olduğu için çok iyi bir antibiyotik özelliği taşıyor. Antibiyotik yerine propolis tüketilmelidir.” dedi.

Özellikle meşe propolisinin dünyaca bilinen Brezilya’nın kırmızı propolisinden daha değerli olduğuna dikkat çeken Kolaylı, ancak bu ürünün Türkiye’de arıcılar tarafından yeterince toplanmadığına dikkat çekti.

Kolaylı, propolisin birçok tıp alanında kullanıldığını ve kanser hücrelerinin de büyümesini önlediğini belirtti.

Propolisin vücuttaki sağlıklı hücreleri korurken, kanser hücrelerinin gelişimini durdurduğunu vurgulayan Kolaylı, yan etkisinin ise yok denilecek kadar az olduğunu belirtti.

“GRİBE KARŞI PROPOLİS, BAL VE ZENCEFİL”

Kolaylı, özellikle kış aylarında yaygınlaşan grip enfeksiyonlarına karşı, propolis, bal ve zencefil tüketilmesi gerektiğini bildirdi.

Propolisin yeterince tanınmadığı için tüketiminin de az olduğuna değinen Sevgi Kolaylı, “Özellikle kışın bu aylarda, gripsel enfeksiyonlar çok yaygın. Propolis, bal ve polenli karışımlar bir şifa kaynağı. Özellikle sıcak bir şerbet şeklinde bu üç karışımın içerisine bir miktar zencefil, birkaç damla limon ve kabuğu harika bir grip ilacıdır. Gribe karşı antiviral bir ilaç üretebilirsiniz.” diye konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.