A'râf Suresi 5. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

A'râf Suresi 5. ayeti ne anlatıyor? A'râf Suresi 5. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

A'râf Suresi 5. Ayetinin Arapçası:

فَمَا كَانَ دَعْوٰيهُمْ اِذْ جَٓاءَهُمْ بَأْسُنَٓا اِلَّٓا اَنْ قَالُٓوا اِنَّا كُنَّا ظَالِم۪ينَ

A'râf Suresi 5. Ayetinin Meali (Anlamı):

Onlara azabımız geldiğinde son söz ve çığlıkları ancak: “Biz, gerçekten zâlimlermişiz” demek oldu.

A'râf Suresi 5. Ayetinin Tefsiri:

Allah Teâlâ nüfusu hayli kalabalık şehirlerden اَلْقَرْيَةُ (karye) “köy” diye söz etmektedir. İçinde iman eden tek kişi bulunmayan bir şehirden böyle söz etmesi, ora halkını küçültmek ve horlamak içindir.

Allah Teâlâ, peygamberlerin davetini reddeden önceki nice toplumları helak etmiştir. Bunların bir kısmı, Lut kavminde olduğu gibi, geceleyin uyurken; bir kısmı da Hz. Şuayb’ın kavminde olduğu gibi gündüz istirahat ederken ilâhî azaba uğramışlardır. Azabın gelmesi için özellikle bu iki vakit belirlenmiştir. Çünkü bu iki vakit dinlenme ve istirahat zamanı olup bu vakitlerde azap beklentisi asgari seviyededir. Ayrıca insanın ummadığı bir nimetle karşılaşması onu daha çok sevindirdiği gibi, beklemediği bir belâ ile karşılaşması da ona daha fazla zorluk ve sıkıntı verir.  Dolayısıyla onlar, beklemedikleri bir anda ansızın azapla karşılaşmışlar ve neye uğradıklarına şaşırmışlardır. Bu halin tabii bir neticesi olarak yaptıklarına pişman olup, Allah’ın takdirine teslimiyetten başka çare bulunmadığını anlamışlar ve “Biz, gerçekten zâlimlermişiz” (A‘râf  7/5) diyerek zulüm ve haksızlıklarını itiraf etmişlerdir. Kurtuluş için çırpınmalarına rağmen, artık iş işten geçtiğini anlamışlardır.

Buradaki “Biz, gerçekten zâlimlermişiz” (A‘râf  7/5) ifadesi, muhatapları iki hususta ikaz vazifesi görmektedir. Birincisi; imtihan için verilen süre sona erdiğinde bir kimsenin yaptığı hatayı itiraf edip pişmanlık duymasının bir faydası yoktur. Eğer insanlar kendilerine ikram edilen mahdut ömrü gaflet içinde geçirir ve kendilerini Hakk’a davet eden kimsenin ikaz ve tavsiyelerine karşı kulaklarını kapatırlarsa fert ve toplum olarak tam bir akılsızlık göstermiş olurlar. Bu tutum ve davranışlarının ne kadar korkunç olduğunu ancak Allah’ın azabı onları kuşattığı zaman anlarlar. İkinci ikaz, helak edilmiş toplumların hazin akıbetlerini duyanlar içindir. Onlara âdeta şöyle denilmektedir: “Hadlerini aşmış ve kendilerine ayrılan sürenin sonuna gelmiş nice toplumların, Allah’ın bir felâketi ile helâk oluşlarının misallerini bizzat gördünüz ve duydunuz. Yine siz, onların başına böyle bir felâket geldikten sonra, ondan kurtulmak için hiçbir çıkar yolun kalmadığını da anladınız. Bu, devamlı tekrarlanan tarihî bir hakîkat olduğu halde, niçin aynı hatayı tekrar tekrar işleyip de, tevbe etmek için, hiçbir nedametin fayda sağlamayacağı ve sadece çaresizlik, keder ve pişmanlık getireceği talihsiz bir son anı bekler durursunuz.” Üstelik bahsedilen bu felaketler, onların sadece dünyadaki azaplarıdır. Bunun arkasından bir gün gelecek ve yaptıklarının hesabı bir bir görülecektir:

A'râf Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

A'râf Suresi 5. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...