Arafat'ta "Büyük Buluşma" İçin Hazırlıklar Tamamlanıyor

"Müslümanların büyük buluşması" veya "mahşerin provası" olarak nitelendirilen Arafat ziyareti öncesinde hazırlıklar büyük oranda tamamlandı.

Edinilen bilgiye göre, Türk hacı adaylarını Arafat'ta misafir edecek Diyanet İşleri Başkanlığı, hacı adaylarının ibadetlerini rahat şekilde yerine getirmeleri için hazırlıklarını yaptı.

Hacı adaylarının sıkıntı yaşamaması için faaliyetlerini sürdüren Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı Mekke'de hizmet veren sağlıktan irşada kadar bütün ekipler, Arafat'ta da hizmetlerine devam edecek.

Mekke'nin yaklaşık 25 kilometre doğusunda bulunan Arafat'a ziyarete yönelik en önemli unsurların başında ulaşım geliyor. Cuma günü başlayacak intikaller için Diyanet İşleri Başkanlığı, hacı adaylarını kaldıkları otellerden otobüslerle alarak Arafat'ta hazırlıkları tamamlanan çadırlara yerleştirecek. Hacı adaylarının intikallerinde sorun yaşanmaması için otobüslerin yaklaşık birkaç tur yapması bekleniyor.

Hava sıcaklığının 45 dereceye yaklaştığı kentte hacı adayları için sanayi tipi klimalarla soğutulan yüksek çadırlar kuruldu. Yemek ve su ihtiyaçlarının karşılanması için de çalışma yapıldı. Öte yandan Diyanet İşleri Başkanlığının yeni uygulaması kapsamında bu yıl daha önceki yıllardan farklı olarak sünger yatakların yerini katlanabilir yataklar alacak.

Diyanet İşleri Başkanlığının mübarek topraklarda sağladığı sağlık hizmeti kapsamında 2024 yılı hac organizasyonunda 56 binden fazla muayene gerçekleştirilirken, sağlık hizmetlerinin Arafat'ta da devam edeceği bildirildi. Buna göre sağlık hizmetleri Arafat bölgesinde kurulan sahra hastanesinde verilecek.

Arafat'ta geceyi dua ve ibadetle geçirecek hacı adayları için irşat ekipleri tarafından irşat programı yapılacak. Kur'an-ı Kerim tilaveti ve ilahilerin de yer alacağı program, merkezi ses sistemiyle çadırlara ulaştırılacak.

Vakfe duasını Diyanet İşleri Başkanı Erbaş yaptıracak

Arefe günü öğle ve ikindi namazlarını cem ederek kılacak hacı adayları, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş'ın yapacağı duayla vakfeye duracak. Başkan Erbaş'ın yapacağı vakfe duası, Türkiye'den de canlı yayınla izlenebilecek.

Vakfe duasının ardından Arafat sınırlarının açılmasıyla Müzdelife bölgesine intikal edecek hacı adayları, Müzdelife'de akşam ve yatsı namazlarını cem ederek kılacak, Müzdelife vakfesinin ardından şeytan taşlamak için Cemerat bölgesine hareket edecek. Şeytan taşlamanın ardından Mescid-i Haram'a giderek ziyaret tavafı ve sa'y görevi yapılacak, tıraş olunarak ihramdan çıkılacak.

İlk tövbenin kabul edildiği Cebel-i Rahme'ye ziyaret

Öte yandan hacı adayları Kurban Bayramı'na sayılı günler kala Mekke'nin 25 kilometre doğusunda, ova görünüşünde 14 kilometrekarelik bir alana sahip Arafat'ın kuzey kesiminde Hazreti Adem ile Hazreti Havva'nın yeryüzünde buluştuğu yer olan Cebel-i Rahme'yi de ziyaret ediyor. Sıcak havaya rağmen, günün her saati ziyaretçisi eksik olmayan tepenin yakınlarına ulaşan hacı adayları, burada dua ediyor.

Kafile başkanları ve din görevlilerinin Arafat ve Cebel-i Rahme hakkındaki bilgilendirmelerini dinleyen hacı adayları, burada hatıra fotoğrafı çektiriyor. İslam kaynaklarında, son peygamber Hazreti Muhammed'in Arafat vakfesini Cebel-i Rahme'nin yakınında yaptığı, ayrıca Cebel-i Rahme'nin cennetten kovulan Hz. Adem ile Hz. Havva'nın Allah'a yalvararak tövbe ettiği ve tövbelerinin kabul edildikten sonra tekrar buluştukları tepe olduğu belirtiliyor.

Kaynak: Diyanet Haber

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.