YOLCULUK   (1539 içerik bulundu)

Allah'ı Dost Edinmek İsteyen Kişi

“Cenâb-ı Hakk’ı dost edinmek istersen; şunu iyi bil ki, dostların yanına eli boş gidilmez. Dostların yanına eli boş gitmek, değirmene buğdaysız gitmeye benzer.

Ahirette Geçerli Akçe

Bir mü’min, son nefese kadar; yakîn olan ölüm gelip çatıncaya kadar; âhirete hazırlanmalıdır. Peki hiçbir maddiyatın geçerli olmayacağı o günde geçerli tek akçe

Mahremiyeti Tehdit Eden Teknoloji

Yüz tanıma teknolojisi kim olduğumuzu ve nereye gittiğimizi anında kaydedilebilen, paylaşılabilen ve analiz edilebilen, izi sürülebilir bir bilgiye dönüştürmeyi

Üniversiteli Başörtülü Kıza Mektup

Zulmüne engel olmak, en büyük iyiliktir zâlime; sakın zaaf gösterme!

Bosnalı Genç Çift Evlendikten Sonra Tatil Yerine Haccı Seçti

Eşi Muamera Halilovic ile balayına gitmek yerine hacca gitmeye karar veren Kenan Hadzimahmutovic, “Evlilikten birkaç ay önce eşime balayı yerine hacca gitmeyi t

Yol Ehline Öğütler

Hak yolundaki sâlikler tıpkı bir çiçek bahçesine benzerler, en nâdide çiçekler güller de bulunabilir, ısırgan otları, dikenler de.

Ashâb-ı Kirâmın En Mühim Meşguliyeti

Ashab-ı Kiramın en mühim özelliği Allah'ın emirlerini uygulayıp, Efendimiz'i (s.a.v.) en güzel şekilde örnek alarak hayatlarına tatbik etmekti. 

Allah'ın İnsanı Yaratmasındaki Hikmet

Allâh -celle celâlühû-, kâinatta insan idrâkini âciz bırakan bu mükemmel nizâm ve ilâhî saltanat içinde insanı hikmetsiz mi yaratmıştır? Peki Allah'ın insanı ya

Bütün Hayat Son Nefese Hazırlık

İnsanoğlu ömrü boyunca sayısız kere ölümle yüz yüze gelmektedir. Yaşanan hastalıklar, beklenmeyen sürprizler, meydana gelen felâketler, hayatta her an mevcud ol

Bayramda Neler Yapılır?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, gerçek mânada bayramın ne olduğunu ve bayramı nasıl ihyâ etmemiz gerektiğini anlatıyor.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.