iffet   (1233 içerik bulundu)

Hac ve Kurban İbadeti

Cenâb-ı Hakk’a kulluğun tezâhürü olan bütün ibadetler, rûha verilen ayrı ayrı vitaminler mesâbesindedir. Her ibadetten almamız gereken hikmetler, dersler ve ahl

Îmanları İçin Hicret ve Cihâd Ettiler

Ashâb-ı kirâm, dinlerini muhafaza edebilmek ve Mekke müşriklerinin zulmünden kurtulmak için vatanlarını, evlâtlarını ve mallarını terk ederek uzak diyarlara hic

Batı'da Olmayan Sevgi

Avrupa, materyalist milletler topluluğu olduğu için onlarda evlâd, anne, baba bağlılığı köksüzdür. Samimi bir hava içinde değildirler. Evlâd ana-babaya karşı sa

Hazret-i Yûsuf’un Firâseti

Yûsuf -aleyhisselâm-, Melik hakîkate iyice vâkıf olmadan, mes’elenin aslı iyice anlaşılmadan ve haksız yere hapse atıldığı herkesçe kabûl edilmeden evvel zindan

Aslında Cihadın İçindeyiz

Cihat İslam’ı yüceltmektir. İslam hayatın bütünü için vardır, cihat da hayatın bütün alanlarındadır. Hayat eğer aile ile sürüyorsa aile, cihat için bir alandır.

Dünyanın En Güzel İnsanı

Hakkındaki dedikoduları öğrenen Züleyhâ, Mısır kadınlarını imtihân etmeye karar verdi.

Bir “elhamdülillah” İçin 30 Yıl İstiğfar Etti

 Seriy Sakatî, -kuddise sırruh- erken devir mutasavvıflardan ve evliyâlardandır.

Peygamber Efendimizin Hayâsı

Allâh’ın sevdiği bir haslet olan hayâ hakkında, Fahr-i Kâinât Efendimiz Hazreti Muhammed Mustafa'nın (s.a.v.) sözleri...

"hayâsı Gidenin Kalbi Ölür"

Yaz mevsiminin gelişi ile düğün mevsimi de başlamış oldu. Düğünler yeni bir yuvanın ilk adımı olmakla birlikte, düğün sahiplerinin ve düğüne katılanların denend

Şeytan Kulları Zaaflarından Yakalar

Şeytan, kariyerinin ilk büyük başarısını (!) Hazret-i Âdem ile Hazret-i Havvâ’nın ağacın meyvesini yiyerek birbirlerine mahrem yerlerinin görünmesini sağlayarak

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.