helal   (3716 içerik bulundu)

Helâl Rızık İnsanı Koruyor

Rızkın helâl ve temiz olmasına özen göstermek, şeytana uymamak adına atılmış çok önemli bir adımdır. Rızkın helâl olmasına özen göstermeyenler, şeytanın tuzakla

Ehl-i Kitap Olmayan Kişinin Kestiği Kurban Helâl midir?

Ehl-i kitap olmayan kişinin kestiği kurban helâl midir?

El Emeği İle Helâl Kazancın Önemi

Hadisler ışığında İslam'da el emeği ile kazanılan rızkın ehemmiyeti, bir insan en zor durumda dahi olsa dilenmekten çok rızkını çalışarak temin etmesi gerektiği

Tarladan Aldığı Patlıcanlar 'helal Olsun'

Tarladan topladığı 6 patlıcanın parasını bırakan kişi yazdığı notla helallik istedi.

Bu Bahçedeki Her Şey Helal

Kütahya'da bir hayırsever, adeta dinlenme tesisine çevirdiği yol kenarındaki bahçesinde vatandaşlara ücretsiz yiyecek-içecek ikram ediyor.

Hz. Ebubekir’in Helal Lokma Hassasiyeti

Hazreti Ebubekir'in -radıyallâhu anh- helal lokma hassasiyetini anlatan kıssa şöyledir.

Tayland Helal Ekonominin Merkezi Olmak İstiyor

Ülkedeki Helal Bilim Merkezi, yaygınlaşan helal lokantaları ve otel konseptleriyle çevresindeki Müslüman nüfuslu ülkeleri hedefliyor.

Haram ve Helal Hassasiyeti

Dînin koyduğu kâidelerin ihlâlinden doğan cezâlar, ferdî olduğu ve çoğu âhirete âit bulunduğu hâlde, haram mal edinmekten doğan belâ, onun kazanılmasında bir da

Helâl Haram Hassâsiyeti

Müslüman hayatının her alanında gözettiği en temel ilke helal ve haram çizgisidir. İslam bu konuda nasıl hüküm koyduysa müslüman için geçerli olan odur. Peki bi

Zaruretler Haramı Helâl Yapar mı?

Prof.Dr. Hamdi DÖNDÜREN, "Zaruret Durumunda Haramlar Helâl Hale Gelir mi?" sorusunu cevaplıyor...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.