ZEKAT   (3319 içerik bulundu)

“Üç Sınıf İnsan Vardır ki Kıyamet Günü Allah, Onlarla Konuşmaz” Hadisi

"Üç sınıf insan vardır ki kıyamet günü Allah, onlarla konuşmaz, yüzlerine bakmaz, onları temize çıkarmaz. Hem de onlar için can yakıcı bir azab vardır"

İyilik Yapma Yolları

İslam'da fiilen iyilik yapmak, sadaka verme imkânı bulamayanlar için dinin meşrû ve güzel gördüğü şeyleri tavsiye etmek bunu da yapamayan için “kimseye kötülük

Nakşibendiliğin Esasları

Nakşibendiliğin esasları nelerdir? Nakşibendiyye tarikatında Kelimât-ı Kudsiyye diye bilinen seyr u sülûkün temel kâideleri.

Medine Dönemi

Peygamberimizin Medine döneminde neler yaşandı? Medine döneminde meydana gelen hadiseler, gazveler, anlaşmalar vs. nelerdir? Yesrib’den Medine-i Münevvere’ye: M

Allah Hakkı ve Kul Hakkı Nedir? Aile İçi Hak ve Sorumluluklar Kul Hakkı Kapsamına Girer mi?

Aile fertlerinin geçimini sağlamakta, bazı erkekler cimri davranıyor, eşini ve çocuklarını maddi sıkıntı içinde bırakıyor. Bu gibi eksiklikler kul hakkına girer

Okunan Kuran’ı Dinlemek Farz mıdır?

Okunan Kur’an-ı Kerim’i dinlemenin hükmü nedir? Kuran okunurken dinlemek farz mıdır?

Evlilikte, Çocukların Geçim Masrafları Kime Aittir?

Günümüzde karı koca meslek sahibi olarak çalışıyor ve her ikisinin de geliri bulunabiliyor. Toplum içinde “hayat müşterektir” denilerek doğacak çocukların bakım

İnsanların En Hayırlı Geçim Yolu Tutanlarından Biri Hadisi

Hadisi şerifi nasıl anlamalıyız? Hadisi şeriften çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

Dünyayı Ver, Ahireti Satın Al

Dünya ahiret dengesi nasıl olmalıdır? Dünyayı verip ahireti alabilir miyiz? Enbiya ahlakının varisi olan gerçek sufilerin ahirete bakışı nasıldır? Ahireti kazan

Zâriyât Suresi 19. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Zâriyât Suresi 19. ayeti ne anlatıyor? Zâriyât Suresi 19. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.