israf   (1428 içerik bulundu)

Cenâb-ı Hakk'a Vuslatın En Önemli Vasıtası

Bir kalbin, nefsin hoyratlığı içinde fânî menfaatlerin ihtiraslarıyla dolması ne kadar acıdır! Bu hâl, mûtenâ bir mücevher mahfazasını çer-çöple doldurmaktan fa

Kendi Yüreğine Danış Biz Neleri Kaybettik?

Altınoluk Dergisi, “Neleri kaybettik?” sorusu ile açıyor kapağını. Bu soruyu, dergi adına İslam ümmeti üzerine kafa yoran bir çok ilim ve fikir adamına soruyor,

Rızık Peşinde Koşarken Rezzâk'ı Unutmak

Dünya imtihanının Leylâlarına takılıp onlardan Mevlâʼya intikal edememek, -hayır veya şer- başa gelen her şeyin ilâhî bir imtihan tecellîsi olduğunu düşünememek

Sabrın Çeşitleri Nelerdir?

Osman Nuri Topbaş Hocaefendi herkesin verilen nimetlerden hesaba çekileceğinden ve sabrın çeşitlerinden bahsediyor...

Ramazan-ı Şerif’i Nasıl Devam Ettiririz?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Ramazan-ı Şerif'in tüm hayata yayılmasının ehemmiyetinden, Ramazan'daki ibâdetlerimizin kabûlünün delîlinin ne olduğundan ve tüm h

Tatlı Dilli 'altınoluk Sohbetleri'

Merhum Mûsa Topbaş Efendi’nin “Sâdık Dânâ” müstear ismiyle yazmış olduğu yazılar, Altınoluk Dergisi’nde her ay neşredilirdi. Bir sohbet kıvamında yazılmış bu ya

İslâmi Sünnet ve Düğün Nasıl Olmalı?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi İslâmi ölçülere uygun bir düğünde dikkat etmemiz geren husuları açıklıyor.

Çocuğuma Neden Kur'ân Öğretmeliyim?

Bugün evlâtlarımıza karşı sorumluluğumuzda, dünya ve âhiret dengesini kurmak, umûmiyetle ihmal ediliyor. Dünyevî diplomalar yanında, uhrevî diplomalara dikkat e

Toplumları Ayakta Tutan İki Şey!

Ahlâkî kıymetlerin başında gelen hayâ ve edeb nîmetlerinden mahrûmiyet, dîn ve îmandaki zâfiyet ve noksanlıktan kaynaklanır. Efendimiz (as); “Hayâ îmandandır.”

Müminin Kalbinin Tekâmül Etmesi İçin 5 Şart

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz'in hâlinden, namazın ehemmiyetinden ve mü'ninin kalbinin tekamülü için gerekli ş

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.