YOLCULUK   (1547 içerik bulundu)

İstanbul'un 10 Büyük Yarası

İstanbul Türkiye'nin ve dünyanın eski şehirlerinin başında geliyor. Her dönemde kültürü, ticari hacmi ve silueti ile cazibe merkezi olan İstanbul yakın zamanda

Hamile Eşine Aldığı Meyvelerin Parasını Ağaca Astı

Bursa’da meyve tarlalarından geçerken hamile eşi için erik ve kayısı alan bir vatandaş, parasını da ağaca astı.

Adamlığın Kısa Yolu Yok

Genç Dergi 118. sayısı ile "adam olmayı" işliyor.

Uzun Görünen Kısa Günler

Düşünmek gerekir ki sayılı günlerden ibaret olan dünya hayatı ne kadar uzun görünse de yine sayılı günlerden ibaret olan Ramazân-ı Şerîf gibi, gâyet kısa bir za

Yalın Ayak Araç Kullanmayın!

Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Başkanı Fevzi Apaydın, Ramazan Bayramı tatili dolayısıyla uzun yola çıkacak sürücülere, kazaya neden olabil

Müslümanca Yeme İçme

Yeme içme hususundaki âyet­lerin hülasası ile orada çizilen ana çerçeveyi açıklayan hadîs-i şerîfte, Rasûlullah şöyle buyuruyor: “Allah Teâlâ temizdir; sadece t

Ramazan Ayı Beyni ve Vücudu Nasıl Etkiliyor?

Uzmanlar Ramazan'da tutulan orucun insan vücuduna bir çok faydasının olduğunu söylüyor. Strese de iyi gelen oruç, bakın beyni ve vücudu nasıl etkiliyor...

Haydi Oruç Okuluna!

Genç Dergisi 117. sayısında orucu gündemine taşıyor. 

"damladan Deryaya" Oyunu Sahneleniyor

Tüm tiyatro ekibinin bayanlardan oluştuğu ve bayanlara özel ilk tiyatro oyunu “Damladan Deryaya” İstanbul Üsküdar Tenzile Erdoğan Kız Anadolu İmam-Hatip Lisesi’

En Kötü Hırsızlık

İki Cihan Güneşi Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-“Hırsızların en kötüsü, namazdan çalandır. Yani rükûsunu, secdesini, huşû ve kıraatini tam yapmayarak ça

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.