TAZİM   (882 içerik bulundu)

Cafer-i Sadık Hazretleri’nin Sohbeti

Ca‘ferî fıkhının kurucusu Câfer-i Sâdık’ın (r.a.) sohbetini yazımızda okuyabilirsiniz...

“Ente Veliyyuna…” Duası ile Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

“Ente veliyyuna…” ne demek? Âraf suresi 155. ayetinde geçen ve bağışlanma için okunması tavsiye edilen “Ente veliyyuna…” duasının Arapça, Türkçe okunuşu ve anla

“Rabbena Efriğ Aleyna Sabren ve Teveffena” Duası ile Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

“...Rabbenâ efriğ ‘aleynâ sabren ve teveffenâ müslimiyn” ne demek? Âraf suresi 126. ayetinde geçen, sabır ve Müslüman olarak ölmek için okunması tavsiye edilen

Manevi Kalp Aşısı Nasıl Yapılır?

Kalbe manevi aşı nasıl yapılır? Manevi kalp aşısının kazançları nelerdir? Kalbe manevi aşı yapılmaz ve insan kâmil bir mürşidin kontrolünde olmazsa ne olur? Pro

Meyyitzâde’nin İbretlik Hikâyesi

Meyyitzâde kimdir? Mezarda doğan bebek olarak meşhur olan Meyyitzâde’nin ibretlik hikâyesi...

“...Rabbenâ Lâ Tec’alnâ" Duası ile Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

"...Rabbenâ lâ tec’alnâ” ne demek? Âraf suresi 47. ayetinde geçen zalimlere karşı okunan ...Rabbenâ lâ tec’alnâ” duasının Arapça, Türkçe okunuşu ve anlamı.

Hasan Basrî Hazretleri’nin Sohbeti

Basralı meşhur tâbiîn, âlim ve zâhid Hasan Basrî Hazretleri’nin sohbetini yazımızda okuyabilirsiniz...

Lügatçe

Osmanlı Türkçesinde sıkça kullanılan kelimelerin anlamlarını lügatçemizden okuyabilirsiniz.

“Rabbena La Tuziğ Kulubena..." Duası ile Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

“Rabbena la tuziğ kulubena” ne demek? Âli İmrân suresi 8. ayetinde geçen Allah'tan (c.c) hidayet ve kalplerin kaymaması için okunan ““Rabbena la tuziğ kulubena”

“Rabbena La Tüahizna in Nesina” Duası ile Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

“Rabbena la tüahizna in nesina” ne demek? Bakara suresi 286. ayetinde geçen Allah'tan (c.c) mağfiret için okunacak “Rabbena la tüahizna in nesina...” duasının A

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.