hak dostları   (1500 içerik bulundu)

Teberrük Caiz mi?

Teberrük caiz midir? Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in her şeyiyle teberrük edilir mi?

Karanlığı Aydınlatan Kutlu Rehber

Ahzâb suresi 46. ayeti Peygamberimizi (s.a.v) nasıl tarfi ediyor? Hazret-i Âişe (r.a) Efendimizin (s.a.v) nurunu nasıl anlatıyor?

İmam Şâfi’nin Sohbeti

İmam Şâfi nasıl sohbet ederdi? İmam Şâfi Hazretleri’nin sohbetini yazımızda okuyabilirsiniz.

Kendini Cehennemlik Görenlere Uyarı!

Yüce Rabbimiz, kendinden ümit kesenleri, kendini cehennmlik görenleri Kuran'ı Kerim'in hangi ayetinde ve nasıl uyarıyor?

Hayrete Düşüren Takva

İmâm Ebû Hanîfe Hazretleri’nin göreni hayrete düşüren tevazusu ve takvasını yazımızda okuyabilirsiniz.

İmam-ı Azam Ebû Hanîfe Hazretleri’nin Sohbeti

Hanefî mezhebinin imamı, büyük müctehid İmam-ı Azam Ebû Hanîfe Hazretleri’nin sohbetini yazımızda okuyabilirsiniz...

Gurur Kibir ve Enâniyetin Zararları

Gurur, kibir ve enâniyet, mânevî hayatın kanseridir, birçok günahın kaynağıdır. Zira kibre kapılan insanlar âdeta ahmaklaşır, nâdanlaşır, ilâhî hakîkatlere karş

"Dünya, Allah Katında Sivrisineğin Kanadı Kadar Bir Değere Sahip Olsaydı..." Hadisi

Allah'ın (c.c) dünyaya verdiği kıymet nedir? Hadisi şerifte örnek olarak sivrisineğin kanadının örnek verilmesinin hikmeti nedir? Dr. Murat Kaya anlatıyor...

İnsanlığa Hidâyet Rehberi Olacak Kişilerde İki Vasıf

İnsanlığa hidâyet rehberi olacak kişilerde olması gereken iki önemli vasıf nedir? Peygamberimizin hayatından ve Kuran'dan ayet ile istenen iki önemli husus...

Al-i İmran Suresinin 31. Ayeti Ne Anlatıyor?

Al-i İmran suresinin 31. ayetinde ne anlatılmak isteniyor? Allah’ı seven kişinin Hz. Peygamber’e (s.a.s.) itaat etmesi gerektiğini bildiren ayet-i kerime Al-i İ

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.