YOLCULUK   (1539 içerik bulundu)

Ayet ve Hadislerle Miraç Gecesi Yaşananlar

İsra ve Miraç hadisesi, hicretten 18 ay evvel vukû bulmuştur. Ayet ve hadis-i şerifler ışığında Miraç gecesi yaşananlar ve Miraç’ta medyana gelen bütün hadisele

Peygamberimiz Miraç’a Nasıl Çıktı?

Peygamber (s.a.s.) Efendimiz Miraç’a nasıl çıktmıştır? Miraç hadisesini anlatan hadis-i şerif.

Miraç Kandili Nedir? Miraç Gecesinin Önemi ve Fazileti

Miraç Kandili nedir? Miraç gecesinin önemi ve fazileti nedir? Miraç gecesinde neler yaşandı? Miraç gecesinin anlamı ve fazileti nedir? Miraç Kandili'nde yapılac

İsra ve Miraç Hadisesi Nedir?

İsra nedir? İsra ve Miraç hadisesi nedir, ne zaman olmuştur? İsra gecesi neler oldu? Peygamberimiz Miraç’ta Allah’ı gördü mü? Miraç’ta Peygamberimize verilen he

Miraç Kandili Sohbeti

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi’nin 2024 yılında yapmış olduğu Miraç Kandili özel sohbetini ve daha önceki kandil sohbetlerini istifadenize sunuyoruz...

Fetih Suresinin Tefsiri

Dr. Adem Ergül, Fetih suresinin tefsirini yapıyor. Fetih suresinin tefsirini yazımızda dinleyebilir ve okuyabilirsiniz.

Cami ve Mescitlerin Önemi

Cami ve mescit ne demektir? Cami ve mescit arasındaki fark nedir? Cami yaptırmanın fazileti nedir? En faziletli mescitler hangileridir? İslam dininde cami ve me

Tasavvuf ve Mânevî Eğitim

Tasavvuf Nedir? Tasavvufta manevi eğitimde nelere dikkat edilir? Tasavvufta zikir nasıl yapılır? Tasavvufta tefekkür ve rabıta nasıl yapılır? Tasavvufta murakab

Ahmed Gazzi Kimdir?

Ahmed Gazzi Efendi kimdir? Kaynakların “zâhidlerin imamı, sâliklerin rehberi, şeriat sultanı, tarikat burhanı, ilahî sırların mahremi, ahyâr ve ebrârın seçkini,

Nisa Suresinin 103. Ayeti Ne Anlatıyor?

Nisa suresinin 103. ayetinde ne anlatılıyor? Namazın vakitlere bağlı bir ibadet olduğunu bildiren âyet; Nisa suresinin 103. ayetinin meali ve tefsirini yazımızd

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.