şeyh sadi   (316 içerik bulundu)

Hayat Kurtaran İlim

İlmin hakîkati, yaşanmasıyla ortaya çıkar. Bildiklerini tatbik etmeyen âlim, “kitap yüklü merkep” misâli, mânâsız bir hamallık yapar. İlim, kişiyi Hakk’a, hakîk

Hayır Hasenat Ne Demek?

Hayr u hasenât (hayır hasenat): Hayırlı ve güzel işler, sevap kazandırıcı fiiller anlamlarına gelmektedir.

Kibir ve Gururun Zararları

Kibir ve gururun zararları nelerdir?

İnsanı Yok Olmaya Götüren Sebepler

İnsanı insan yapan, onun zâhirî görünüşü değil, insanlık şeref ve haysiyetine yaraşır bir karakter ve şahsiyet sergileyebilmesidir. İnsan, hâl ve davranışlarıyl

İnsanlarla İlişkileriniz Nasıl Olmalı?

Müʼmin; kibirden kaçınarak vakârı koruyabilmek, lâubâlîlikten sakınarak samimiyeti muhafaza etmek, zillete düşmeden mütevâzı olabilmek sûretiyle, bu husûsiyetle

İnfak Edenler Daha Çok Kazanıyor!

Üzerimizdeki nîmetlerin şükrânesi olarak, o nîmetten mahrum olanlara hizmet ve ikramda bulunmayı, saâdet bilmeliyiz. Hattâ teşekkür edâsıyla infâk etmeliyiz. Al

Gençlikte İstikameti Korumanın 4 Yolu

Gençlikte istikameti muhafaza etmenin dört yolu: Birincisi, sâlih ve sâdık mü’minlerle beraber olmak. İkincisi, ibadetlerimize dikkat edebilmek. Üçüncüsü, dünya

Sadıklarla Beraber Olmanın Bereketi

Allah'a (c.c) sadık kullar ile birlikte olmanın bereketi ve önemi nedir? İşte sadıklarla beraber olmanın önemi ve faziletini ortaya koyan çok kıymetli bir hadis

Peygamber Efendimiz’den Ahlak Ölçüleri

Bir mü’minin, rûhânî vasıflarını tekâmül ettirerek kâmil bir hâle gelebilmesi, an­cak Hazret-i Peygamber’in kal­bî hayâ­tın­dan ve yüce ah­lâkından na­sip­len­e

İslam'ı Nasıl Anlatalım: Yedir, Güldür, Sevdir

“İnanmıyorlar diye neredeyse kendini helâk edeceksin” hitabına mazhar bir Peygamberin ümmetiyiz biz. İsteriz ki herkes inansın. İnansın ve inancın lezzeti ile m

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.