hz. muhammed   (1826 içerik bulundu)

Abdullah İbn-i Ömer'in Himmeti

Abdullah ibn-i Ömer, arkadaşlarıyla birlikte Medîne civârında bir yere çıkmıştı.

"nefsi Levvame" (kendini Ayıplayama) Nedir?

Müslüman hayatı anlarken ve hayatında yer alan kurumlar (günlük hayat, aile, toplum) ile ilişkilerini şekillendirirken önce kendisinden yola çıkmalıdır. Tasavvu

Peygamber Efendimiz'in Ümmetine Tavsiyesi

Mekke fethedildiğinde Ebû Cehil’in oğlu İkrime kaçmıştı. Resûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- önceden yaptığı bütün kötülükleri bir kenara bırakarak ona ema

Peygamber Efendimiz'in Cömertliği

Dünyanın en cömert insanı kimdir?

Peygamber Efendimiz'i Zehirleyen Kimdir?

Peygamberimizi zehirleyen kimdir?

Bilinmeyen Yönleriyle "Deve"

Göçebe hayatı temsil etmede akla gelen hayvanlardan olan develer, birçok kavmin kültürüne yerleşir. Savaşlarda zorlu seferlerde büyük görevler üstlenmiş masalla

Allah’a ve Ahiret Günü’ne İman Etmenin Semeresi

Allah’a ve âhiret gününe îmânın en mühim semeresi, merhamettir. Merhametten de infak, hizmet, cömertlik, affedicilik gibi güzel hasletler zuhûr eder.

Cenneti Müjdeleyen Hikâye

Allah Rasûlü’nün, dört kişinin taşıyabildiği garrâ adlı bir yemek kabı vardı.

Resûlullah Efendimiz’in Örnek Ahlâkı

Mübârek sîmâ ve mizâcının güzelliği Resûl-i Ekrem Efendimiz’in etrafına îtimat ve huzur telkîn eden mübârek yüzü, yüzlerin en güzel ve en temizi idi.

Anam Babam Sana Fedâ Olsun Yâ Resûlâllah!

Efendimiz’in irtihâlinden sonra Hazret-i Ömer’in ağlayarak şöyle bir mersiye okuduğu nakledilmiştir:

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.