ümmet   (5383 içerik bulundu)

İslam Bilginleri, Ümmetin Vahdeti İçin Karar Aldı

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Dünya İslam Bilginleri İstişare Zirvesi sonuç bildirgesini deklare etti.

“Allahümmeğfir Ümmete Muhammed” Duası İle Arapça Türkçe Okunuşu ve Anlamı

“Allahümmeğfir ümmete Muhammed” duası ne için okunur? Hadisi şerifte geçen geçen “Allahümmeğfir ümmete Muhammed” duasının Arapça Türkçe okunuşu ve anlamı...

Allah'ın Ümmet'i Muhammed'e İkram Ettiği Gece

Kadir Gecesi'ni ihya edebilenlerin mükafatı nedir? Allah'ın (c.c) Müslümanlara cömerliği ile ikram ettiği, cehennemde kurutuluş için bir fırsat olarak sunduğu K

Ümmet Nasıl Olunur?

Ümmet neyi ifade eder? Ümmet nasıl olunur? Ümmet olma sorumluluğu neyi gerektirir? Hayırlı bir ümmet olmanın yolu...

Ümmet Nedir?

Ümmet nedir, ne anlama gelir? Ümmet kelimesinin sözlük anlamı nedir? Kur’an’da ve hadiste ümmet kelimesi nasıl geçmektedir?

Ümmete Adanmış Bir Hayat

Hz. Peygamber (s.a.v.) ümmete adanmışlığın en güzel örneklerini bizzat yaşayarak ortaya koydu. Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in ümmete adanmış hayatından örnekle

“Allah Teâlâ (Şu Âyetle) Ümmetim İçin Bana İki Emân İndirdi” Hadisi

Peygamber (s.a.v.) Efendimiz, “Allah Teâlâ (şu âyetle) ümmetim için bana iki emân indirdi” buyuruyor.

Rasûlullah (s.a.v.) Efendimiz’in, Ümmetine Muhabbeti

Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in ümmetine duyduğu muhabbet, şefkat ve merhamet, bir annenin evlâdına olan merhametinden çok daha fazla idi.

Biz, Tek Bir Ümmetiz

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan bu haftaki cuma hutbesi “Biz, Tek Bir Ümmetiz” başlığıyla yayınlandı.

“Şüphesiz Her Ümmetin Bir Fitnesi Vardır. Ümmetimin Fitnesi De Maldır” Hadisi

Peygamberimiz (s.a.v) ümmet için ne buyuruyor? Hadisi şerifi nasıl anlamalıyız? Hadisten çıkarmamız gereken dersler nelerdir?

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.