cennet   (7041 içerik bulundu)

Ölürken İnsanlara Cennet veya Cehennem’deki Yerleri Gösterilir mi?

Ölürken insanlara Cennet veya Cehennem’deki yerleri gösterilir mi? Ölen kişi ölüm anında gideceği yeri görür mü? Kabir ve ahiret alemlerinde zaman kavramı nasıl

Hesapsız ve Azapsız Cennete Girecek 70 Bin Kişi

Hadisi şerifte müjdelenen hesapsız ve azapsız Cennet'e girecek 70 bin kişi kimlerdir? İşte ahirette hesap sorulmayacak kişiler...

Cennet’e Girmeyi İstemeyenler

Kafirler Cennet’e girecek mi? Asi ve günahkar Müslümanlar Cennet’e girecek mi? İşte Cennet’e girmek istemeyen iki sınıf insan.

Mahmud Sami Efendi’den Cennet Sohbeti

Mahmud Sami Ramazanoğlu Hazretleri bir bayram sohbetlerinde Cenneti ve Cemâlullahı anlatıyor. İşte o sohbet: Müminlerin Cennetteki durumu.

Cennette Peygamberimizle Yan Yana Olacak Kişi

Peygamber Efendimizle (s.a.v) cennette yan yana olacak kişi kimdir? Bir Müslümanı Peygamber Efendimizle (s.a.v) yan yana getirecek amel nedir? İşte Peygamberimi

Cennete Girmek İçin Ne Yapılmalı?

Cennet nedir? Nasıl bir yerdir? Cennete girmek için ne yapılmalı? Peygamber Efendimiz'in (s.a.v) cennet müjdesi...

Köpeğe Su Verdiği İçin Cennete Giren Günahkar Kadın

Hayvanlara iyilik yapmanın sevabı var mıdır? Bir köpeğe su verdiği için kurtulan günahkar kadın.

Cennete Girmenin Garantisi Var mıdır?

Cennet garantisi olur mu? Kulun cennete girme garantisi var mıdır?

Cennete Davet Edilen Kullar

Kul olarak vazifelerimiz nelerdir? Allah'ın (c.c) cennete davet ettiği kullar kimlerdir? Cennete davet edilen kulların en belirgin özelliği nedir? İşte cevabı..

Cennet ve Cemalullah’a Giden Yol

Cennet ve Cemâlullâh’a yol arayan ne yapmalıdır? Gideceği tek yol hangisidir? Cennete girmek istemeyenler kimler? İşte cevabı...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.