MEVLANA   (2583 içerik bulundu)

Hayat Nedir? Bu Dünya Neden Yaratıldı?

Âhiretin sonsuzluğu karşısında deryadan bir damla hükmünde olan hayat, beşikle tabut arasındaki mesafeye sığmayacak kadar ulvî bir hakîkattir. O hâlde “Hayat ne

Tevbenin Kabul Olmasının Şartları Nelerdir?

Tekrar tekrar tevbeden dönmek, âhiret hayatını karartacak bir âfettir. Bu nevî tevbeye muhtaç tevbelerden Allâh’a sığınmak gerekir.

Türkiye'de İtikafa Girilen Camiler

İstanbul Müftülüğü'nün hazırladığı, 2015 yılı Ramazan ayı için hazırlanan Türkiye geneli itikaf yapılacak camiler listesi şu şekildedir:

Bayramlar O Zaman Bayram!

Yüzakı Dergisi, Temmuz sayısında İslâm’ın güler yüzünü; imkânlarımızı muhtaçlarla, sevincimizi muzdariplerle, gönlümüzü gariplerle paylaşarak "Yaşamak ve Yaşatm

Mü'min Öldüğünde Başında Bulunacak Üç Ameli

Ümmetine çok müşfik ve merhametli olan Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, bir Müslüman sıkıntıda iken kendisi huzur bulamazdı. Kendisini toplum

Adaleti Sağlayan Cesur Padişah

Çelebi Mehmed, bütün varlığıyla tebaasına hizmet eden bir sultandı. Onları huzursuz edecek hususları bertaraf eder, cemiyette sükûnetin te­mini için müstesnâ bi

Meditasyon Depresyona Sokabilir

Stresi hafiflettiğine inanılan meditasyonun kişinin ruh halini kötüleştirdiği ortaya çıktı. Psikolog Dr. Paula Watkins, meditasyonun depresyon ve anksiyeteyi te

Allah'ın Kıyamet Gününde Konuşmayacağı Üç Kişi

Zekât ve sadaka gibi infaklarda edeb çok mühimdir. Bilhassa veren, alana teşekkür hissiyâtı içinde olmalıdır. Çünkü onu farz olan bir borçtan kurtarıp ecre nâil

Haramlara Devam Eden Kişinin Orucu Kabul Olur mu?

Abdullah ibn-i Ömer -radıyallâhu anhümâ- şöyle buyurur: “Namaz kılmaktan zayıflayıp yay gibi, oruç tutmaktan eriyip çivi gibi olsanız da, haram ve şüphelilerde

Ramazan'da Sakal-ı Şerif Ziyaretleri Olan Camiler

Ramazan'da 9 bin 242 camide mukabele okunacak. Cami sayısı bakımından en çok mukabele okunan il, 2 bin 678 cami ile Konya.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.