ZEKAT   (3317 içerik bulundu)

Hz. Peygamber'in Cahil ve Görgüsüz Kimselere Muamelesi

Peygamber Efendimiz'in yanına gelen cahil ve görgüsüz bir kimseye karşı gösterdiği hoşgörülü muamele her Müslümanın örnek alması gereken güzel bir ahlakı işaret

Müslümanın Hayatında Helal Lokmanın Önemi

Müslümanın gıdalarda ve yiyeceklerde hassasiyeti ne olmalıdır? Bizler gerek dışarda gerek evlerimizde tükettiğimiz her yiyeceğe gerekli önemi vermeli ve uygunlu

Fakir ve Zengin Arasındaki Dengeyi Sağlayan İbadet

İslâm ictimâî nizâmında, fakir ve zengin arasındaki denge ve muhabbeti temin edecek ibadet hangisidir?

Kötü İnsana İyilik Yapılır mı?

İyilik yapmak için mutlaka iyi insan aramak gerekmez. Bazen kötü yolda olan bir insana yapılan bir iyilik onu doğru yola sevk edebilir. Bu yüzden iyi niyetle ya

Hadis İlminin Önemi Nedir?

Hadis ve sünnet Kur'an'dan sonra İslam’ın ikinci kaynağıdır. Peygamber Efendimiz'in (s.a.v.) hadislerinin dinimiz İslam açısından ifade ettiği anlam ve önemi şu

Kim, Bu Ayetle Amel Ederse, İmanını Kemale Erdirmiş Olur

Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz: “Her kim, bu âyet ile amel ederse, îmânını kemâle erdirmiş olur...”  dediği ve müjdesini verdiği ayet hangisi

Üç Sınıf Müslüman

Kullar üç bölümdür: “Unutanlar, zikredenler, ihsan ehli olanlar.”

Peygamberimizin İnsanların Hatalarını Düzeltme Üslubu

Peygamber Efendimiz’in (s.a.v.) insanların hatalarını düzeltmesi ve bu tür muameleleri tamamen ilâhî vahyin kontrolünde olduğu için, terbiye ve eğitimle meşgul

Halid Bin Said (r.a.) Kimdir?

İlk Müslümanlardan ve Hz. Peygamber’in kâtibi; Halid Bin Said’in (r.a.) hayatı...

Cafer-i Tayyar Kimdir?

Peygamberimizin amcası Ebu Talip’in oğlu ve ilk Müslümanlardan Cafer Bin Ebi Talip (r.a.) kimdir? Cennete uçarak giden sahabi; Cafer-i Tayyar’ın (r.a.) hayatı..

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.