şirk   (3235 içerik bulundu)

Yediğin Lokmayı İyi Araştır

Şâh-ı Nakşibend Hazretleri, helâle riâyet hususuna çok ihtimam gösterirdi. Şüpheli şeylerden kaçınmakta da büyük bir hassâsiyet sergilerdi. Sohbetlerinde devaml

Her Şeyden Hayırlı 8 Ayet

Kur’ân-ı Kerim’in her âyeti, bir ışık, bir nûr, bir hidâyet kaynağıdır. Ancak bazı âyetler ve bazı sûreler vardır ki, onların ayrı bir güzelliği, üstünlüğü ve f

Tüm Dillere Hitap Eden Ayet

Acaba “Allah'a sarılın” mealindeki Kur'an ayeti Asya'da Avrupa'da, Türkiye'de İran'da, Türkler, Araplar ya da Kürtler nezdinde nasıl anlaşılır? “Allah'a sarılma

El Hastalanır mı?

El hastalıkları nelerdir?İşte ellerde görülen rahatsızlıklar ve tedavileri...

Hayırlı Ümmet Olmanın İlk Şartı

Hayırlı bir ümmet olmanın ilk şartı her müslümanın emr-i bi’l-mâruf vazifesini tam manasıyla kavrayıp bir hayat prensibi haline getirmesidir.

Arakanlı Müslümanlar Dağlara Kaçıyor

Myanmar'ın Arakan (Rakhine) eyaletinde ordu ve Budist milliyetçilerin, Arakanlı Müslümanlara (Rohingya) yönelik saldırılarından kaçan 30 bini aşkın Arakanlı Müs

Bayram; Fedâkârlıktan Sonra İkram Edilmektedir

Muhterem Osman Nuri Topbaş Hocaefendi, Hz. İbrahim (a.s.) kısssası ve kurbanın hakikatini anlatıyor.

Kabir Ziyaretleri İle İlgili Hadisler

Kabir ziyareti, İslâmî edep esaslarına riâyetle icrâ edildiğinde pek çok hayra vesîledir. Zira ölümü tefekkür neticesinde nefislerin ihtirâsının kırılacağı, ins

Ürettiği Engelli Rampasıyla Umut Oldu

Kadın girişimci Melis Tasacı, hem kendi ayakları üstünde durabilmek hem de engellilerin günlük hayatlarını kolaylaştırmak için kurduğu firmada üretilen engelli

Helâl Rızık İnsanı Koruyor

Rızkın helâl ve temiz olmasına özen göstermek, şeytana uymamak adına atılmış çok önemli bir adımdır. Rızkın helâl olmasına özen göstermeyenler, şeytanın tuzakla

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.