TAKVA   (3719 içerik bulundu)

Hâl Ehli Olmanın İnceliği

Mânevî eğitim, oturma işi değildir. Bilâkis o, yüksek bir enerji gerektirir. Sohbetçi, çevresine hayranlık veren bir İslâm şahsiyeti, sağlam bir karakter ve güç

Mü'mine Seviye Kazandıran Şeyler

Hakkʼa yakınlık ve Oʼnunla dostluk iklîmine girebilmenin ilk şartı, ilâhî hükümlere cân u gönülden, tam bir samîmiyet ve teslîmiyetle itaat etmektir.

İmâm-ı Âzam'ın Müthiş İrfan Dersi

Söz de lâzımdır öz de; ruh da gereklidir, şekil de… Mühim olan, bunların birine takılıp diğerine bîgâne kalmamak…

İnsanları Küçük Görmek

Bir mü’min hiçbir kardeşine asla üstünlük taslayamaz. Çünkü Allah katında üstünlük ölçüsü, ancak takvâdır ve takvâ da kalplerde yüce Mevlâ’nın bir sırrıdır. Kal

Çocuğa Bırakılacak En Güzel Miras

Miras dendiği zaman aklımıza ilk gelen maddi bir ölçüttür. Bir baba birikimlerini elbette varisi olan çocuklarına pay eder. Fakat insanın evladına bırakacağı mi

Nefs Engelini Aşmanın Yolu

Müʼmin, öncelikle nefsinin hile, tuzak ve tehlikelerini bilmeli ki ona gerekli tedbirlerle, yani takvâ ve amel-i sâlihlerle mukâvemet edebilsin.

Allah'la Aramızı Güzelleştiren Vesile

Bir insan bize bir şey ikram ettiğinde, ona teşekkür eder, gücümüz nisbetinde biz de ona ikramda bulunmaya çalışırız. Cenâb-ı Hak, “Hâdî” sıfatını bizim üzerimi

Dünya Dedikleri Bir Gölgeliktir

Yüzakı Dergisi 143. sayısında "Dünya Dedikleri Bir Gölgeliktir" kapağıyla çıktı.

Hz. Yusuf'tan Gençliğe Hayat Ölçüleri

Kur’ân-ı Kerîm’de hayatı anlatılan bir  genç Hazret-i Yûsuf. Yûsuf -aleyhisselâm- güzellik, iffet, sabır ve af âbidesidir.Onun ibretlerle dolu hayatı, başa gele

Utbe İbni Gazvan (ra) Kimdir?

 Utbe ibni Gazvan radıyallahu anh zühd ve takvâ ikliminin sultanlarından... Ok atmakta fevkalâde hüner sahibi bir mücâhid... Askerlerinin rahata alışmaması için

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.