hamd   (4238 içerik bulundu)

İftar Sofraları İsraf Sofraları Olmasın

Rasulüllah Efendimiz, içtiğimiz suyun, yediğimiz hurmanın bile hesabının sorulacağını bildirirken, biz bugün iftar sofralarımızı bir sorgulayalım. Birkaç çeşit

Başbakan Yıldırım Komandolarla İftar Yaptı

Başbakan Binali Yıldırım Şırnak ziyaretinde Çakırsöğüt Jandarma Komando Tugay Komutanlığı’nda Mehmetçikle iftar yaptı.

Oruçluyken Aşılması Gereken İmtihanlar

Oruçlu iken ağza bir şey girmemesine dikkat edilmesi gerektiği gibi, ağızdan çıkan her söze de dikkat edilmelidir. Dilimiz kalblere saplanan bir diken değil, ra

Mali’de Ramazan Heyecanı

Hüdayi Vakfı'nın Mali’deki partner kuruluşu FOSAPMA'nın (Mali Halkına Yardım ve Dayanışma Vakfı) Mali’de eğitim ve insani yardım alanındaki faaliyetleri ve Mali

Peygamberimizin Vefatından Sonra Gerçekleşen Önemli Olay

Abdullah Sert Bey, Peygamber Efendimiz’in vefatından sonra gerçekleşen önemli bir olayı anlatıyor.

Ramazan’da Hz. İbrahim Geleneği Yaşatılıyor

Şanlıurfa’da Ramazan’da iftar sofralarına ulaşmakta güçlük çeken engelli, yaşlı ve ihtiyaç sahiplerine iftar hizmeti sunuluyor.

Peygamber Efendimiz'in Hayat Tarzı Nasıldı?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Peygamber Efendimiz'in izinden gitmenin önemini ve Efendimiz'in hayat tarzını anlatıyor...

Azı Çoğu Yok Niyet Var!

İçinde yaşadığımız çağda Müs­lümanların payına ne yazık ki keder, ızdırap, yokluk, fakirlik düştü. Dünyanın bir kısmı varlığın çılgınlığını yaşarken, diğer kısm

Ramazan Ayı Fırsatı

Kaç Ramazan geçirdik. Her Ramazan, istisnasız bir cennet umudu idi. Tertemiz olma hayalimizdi. Günahlardan kurtulma ve büyük ecirler biriktirme fırsatımızdı. Ka

Malın ve Servetin Şükrü

İslâm dîni cemiyet nizâmını mânevî ve maddî olmak üzere iki temel üzerine kurmuştur. Müslümanın namazı, evrâd ve ezkârı cemiyetin mânevî hayatını tanzim ederken

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.