hamd   (4238 içerik bulundu)

Günde 100 Defa Lâ İlâhe İllallah Demenin Mükâfatı

Hadis-i Şerifte günde 100 defa "Lâ ilâhe illallâhu vahdehu lâşerîke leh, lehu'l mülkü ve lehu'l hamdü ve hüve alâ külli şey'in kadîr" zikrini getirmen

Unutulan Değerlerimiz Nelerdir?

Unutulan örfi ve ahlaki değerlerimiz nelerdir? Ahli değerlerimizin kaybolmasındaki sebepler nelerdir? Nasıl bir toplum iken nasıl bir toplum olmaya başladık?

100 Kolay Salih Amel

Modern hayatın karmaşası içinde unutuverdiğimiz, hayatın içinde uygulaması kolay 100 salih amel...

İhlâsın Başı İstikâmet

Bütün iş, en iyi düstur, herkesin dikkat edeceği, Cenâb-ı Hakk’tan ihlâs taleb etmek. Bir mecliste ihlâs var mı, orada herşey var. İhlâs yok mu, istediği kadar

Peygamberimiz, Hind Bin Utbe’yi (r.a.) Nasıl Affetti?

Peygamberimiz Efendimiz, Hind Bin Utbe’yi (r.a.) nasıl affetti?

Kur'ân-ı Kerim Allah'ı Nasıl Tanıtıyor?

Kur’an-ı Kerim, Rabbimizin hangi isminden, hangi vasfından bahsetmez ki? İşte Kur'ân'da marifetullah sırrı...

Kuran-ı Kerim Şifa ve Rahmettir

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, "Kur'ân-ı Kerim Şifâ ve Rahmettir" ayetinden bahsediyor...

Şems, Mevlânâ’ya Ne Öğretti?

«Şems Mevlânâ’ya ne verdi? Ne öğretti?» sorularının cevabı esas mevzudur. Bu da Şems’in ona aklın esâretinden kurtulmanın yollarını öğretmesidir. Çünkü aklın hu

İçi Çürüyen Kimseler

Allah ile bağı kopmuş, O’na karşı bir sorumluluk hissi taşımayan kimselerde insânî öz zamanla çürüyecektir. Kur’ân-ı Kerim insânî özün çürümeye başlamasını kalp

İbadet, İnsanı Cennete Götürür

Mûsâ Topbaş Efendi Hazretleri’nin hayatındaki anahtar kelimelerden biri de hiç şüphesiz ki “tâzim” idi. Ulaştığı mârifet-i ilâhiyyenin netîcesi olarak, Cenâb-ı

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.