TAKVA   (3718 içerik bulundu)

Bir Seferlik İmtihan

Hepimiz dünyaya bir defalığına geldik. Hayat imtihanımız bir sefere mahsus. Dünya hayatının tekrarı yok. Dünyevî imtihanlarda kaybedersek, tekrar telâfî imtihan

Türkiye'de İtikafa Girilen Camiler

İstanbul Müftülüğü'nün hazırladığı, 2015 yılı Ramazan ayı için hazırlanan Türkiye geneli itikaf yapılacak camiler listesi şu şekildedir:

Bayramlar O Zaman Bayram!

Yüzakı Dergisi, Temmuz sayısında İslâm’ın güler yüzünü; imkânlarımızı muhtaçlarla, sevincimizi muzdariplerle, gönlümüzü gariplerle paylaşarak "Yaşamak ve Yaşatm

Ahireti Unutturan Mecrâlar

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi zor zamanlarda Allah'a kulluk yapmaktan ve ahireti unutturan yanlış sokaklardan bahsediyor.

Orucun Bize Kazandırdıkları!

Oruç; zühd ve riyâzat tâlimidir. Bugün maalesef lüks, israf, oburluk, güç gösterisi ve nefsânî ihtirasların arttığı bir devirdeyiz. Hâlbuki oruç ibadeti bizlere

Allah'a Yakın Olmak İçin Ne Yapmalıyız?

Hak katında makbûl olan cömertlik, malın iyi ve güzel olanından vermektir. Zîrâ infaklar, bu inceliğe dikkat edildiği ölçüde kulu, rızâ-yı ilâhîye nâil eyler.

Fakirler Zenginlerden Önce Cennet'e Girecek!

Fakir ve mahrum insanların yaralarını sararak onlara huzur bahşeden bir tesellî sunabilmenin en mükemmel tezâhürleri, hiç şüphesiz ki Fahr-i Kâinât -sallallâhu

Zekât'ı İhmâl Edenlerin Hazin Sonu

Çalışmak, helâl yoldan mal-mülk sâhibi olmak elbette İslâm’ın güzel gördüğü ve teşvik ettiği bir durumdur. Şu kadar var ki, bunları putlaştırıp kalbe sokmadan H

Hızlı Namaz Kılmak Dinimizce Uygun mu?

Özellikle Teravih Namazı'nda sıkça karşılaşılan bir durum olan 'hızlı namaz kılmak' dinimizce uygun mu? Dr. Ahmet Hamdi Yıldırım anlatıyor.

Bu Ay Son Ramazan'ınız Olabilir!

Düşünmeliyiz ki geçen Ramazân-ı Şerîfʼte hayatta olan eş, dost ve ak­rabamızdan bâzıları artık aramızda değiller. Geçen Ramazan, onların son Ra­mazanʼıydı. Bizl

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.