TAKVA   (3718 içerik bulundu)

Büyük Mükâfatı Kazanmanın Kur’ân’da Geçen 14 Yolu

İsrâ Sûresi’nde şöyle buyruluyor; “Doğrusu bu Kur’ân en doğru yola götürür ve yararlı iş yapan mü’minlere büyük ecir olduğunu, âhirete inanmayanlara can yakıcı

"lâ İlâhe İllâllah" Nedir?

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi bu haftaki sohbetlerinde “Lâ ilâhe illâllah Muhammedür Rasûlullah” lafzını hayatımıza nasıl intikal ettirebileceğimizden bahsediyor

Sadaka Yalnızca Bolluk Zamanlarında mı Verilir?

Sadaka ve infak, var olanın fazlasını vermekle başlar. Varlığı olmayan için ise, yarım hurma ve gönül alıcı güzel bir söz dahî Allâh’ın rızâsını kazandıran bir

Her An Şükür Hâlinde Olmalıyız

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi bu haftaki sohbetlerinde çocuk eğitiminin nasıl olması gerektiğinden ve şükürün ehemmiyetinden bahsediyor.

Müslüman Yüreğinin Kıvamı

Altınoluk Dergisi yazarı Ahmet Taşgetiren, kalbi bir hayat için altın öğütleri sıralıyor. 

İslâm'ı Şiddet Dini Olarak Göstermeye Çalışıyorlar!

Günümüzde; global dünya, vicdanları kirletmeye devam ediyor. İhtirasları körüklüyor. Dünyada kan dökülen beldelere bakıldığında görülüyor ki, perde arkasında; p

İlim, Gâye Değil Vâsıta Olmalı

Allah katında yegâne Hak din İslâm… Bizde Allâh’ın büyük bir lutfu olarak hidâyet üzere dünyaya geldik. Lâkin Cenâb-ı Hak, bize müslüman olarak can vermemizi em

Geçim Sıkıntısının Sebebi Nedir?

Muhterem Osman Nûri Topbaş  Hocaefendi, Şebnem Dergisi'nin Şubat sayısında, gelir sıkıntısının sebeplerine bir menkıbe ile değiniyor. Helâl lokmanın hem isrâf o

Erkeğin ve Kadının Âiledeki Sorumlulukları Nelerdir?

Osman Nuri Topbaş Hocaefendi, bu haftaki sohbetinde âilede erkeğin ve kadının sorumluluklarından bahsediyor.

Bâyezîd-i Bistamî Kimdir?

Bâyezîd Hazretleri’nin hârikulâde hâlleri, daha doğmadan başlamıştı. Annesi ne zaman ağzına şüpheli bir lokma alacak olsa bebek tepinmeye başlar, lokmayı ağzınd

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.