GENÇ   (4587 içerik bulundu)

Viyana’da Mekke'nin Fethi Programı

JUWA Gençlik Teşkilatı (JGT)’nin düzenlediği Mekke’nin Fethi Programı ve Suriye’li ihtiyaç sahipleri için düzenlenen kermese katılmak için Avusturya’ya giden AG

138 Yıllık Ata Mesleğini Terk Etmediler

Tekirdağ'da 138 yıldır ata mesleğini icra eden "Bıçakçı" ailesinin son ustası Murat Bıçakçı, mesleğini devam ettirmesi için 15 yaşındaki oğlunu yetiştiriyor.

Müminin Kalbinde ki En Büyük Endişe Nedir?

Dünya hayatında âhiret endişesini canlı tutmanın pek güzel misalleri bize diğer ashâb-ı kirâm ile birlikte bilhassa Hz. Ömer (r.a)’in hayatından nakledilmiştir.

Yerli Robotumuz Başpehlivanlığı Kaptırmadı

Karabük Üniversitesi Robot Kulübü, Japonya'da düzenlenen 'Sumo Robot Turnuvası'nda son iki yıldır dünya birinciliği elde ederek, 'Başpehlivanlık' unvanını Türki

Bugünkü Cuma Hutbesinin Konusu "ömür Nimeti" Oldu

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından hazırlanan ve tüm camilerde okutulan Cuma hutbesinin bu haftaki konu başlığı 'Ömür Nimeti' oldu. Hutbede, kıyamet günü ilk

Yüzlerce Kitap Bosna Hersekli Çocuklarla Buluştu

Anadolu Ajansının (AA) girişimiyle başlatılan kitap kampanyası kapsamında, Bosna Hersek'in dört bir yanından gönderilen yüzlerce kitap, Glamoc şehrinde bir ilko

Abdullah İbni Ebû Bekir (ra) Kimdir?

Abdullah İbni Ebû Bekir es-Sıddîk radıyallahu anh Rasûllullah sallallahu aleyhi vesellem efendimizin Mekke'den Medine'ye hicreti sırasında Sevr Mağarasında isti

Ashab-ı Kehf Kimdir?

Ashab-ı Kehf, putperest ve zâlim bir hükümdar olan Dakyanus devrinde Tarsus’da yaşamış, îman ve tevhîd mücâdelesi vermiş bir grup sâlih gençtir.

Çocuklarda Tansiyona Dikkat

Çocuk Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Gayaz Akçurin , 'Çocukların tansiyonu mutlaka ölçülmelidir' diyerek açıklamalarda bulundu.

Yarım Asırdır Aşkla Dönmeyi Öğretiyor

Mevleviliğe ilgisiyle 55 yıl önce semazenliğe ilk adımı atan Hasan Muçay, kurduğu İzmir Semazen Grubu'nda yarım asırdır aşkla dönmeyi öğretiyor.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.