hamd   (4232 içerik bulundu)

Allah Yol Göstermeseydi Müslüman Olamazdım

Annesi Yahudi, babası Hristiyan olan ve 35 yıl önce İslamiyeti seçen Amerikalı akademisyen Peachy, 17 yıldır Düzce'de eşi ve çocuklarıyla yaşamını sürdürüyor.

Peygamberimiz Hangi Durumlarda Duâ Ederdi?

Peygamberimiz hangi durumlarda dua ederdi? Hadisler ışığında sizler için derledik...

İlahi Kamera Kayıtta

Allah’ın huzuruna çıkacaksın. Ama bugün Allah’ın zaten huzurunda olduğunu bilerek yaşarsan, yarın Allah’ın huzuruna çıktığında yüzün ak olur. Bugün, likaullah’ı

Amr İbni Abese Es-sülemî (ra) Kimdir?

Amr İbni Abese radıyallahu anh İslâmiyeti ilk kabul eden kahramanlardan... Cahiliye döneminde putlara tapmaktan nefret eden, devamlı onlardan kurtulmanın yolunu

Sohbet ve Âdâbı

Manevî eğitimde insanın rûhuna ve kalbine tesir maksadıyla başvurulan vâsıtaların başında “sohbet” gelir. Sohbet, Rasûlullah -Sallâllâhu Aleyhi ve Sellem- Efend

Bilenle Bilmeyen Bir Olur mu?

İlk emir “Oku!” olduğuna göre, bana öyle geliyor ki, yevm-i mahşerde, hesap gününde ilk sual de “okudun mu?” olacaktır. Okuma, düşünme, hissetme meziyetlerinden

İmanda Tefekkür Derinliği

Kur’ân-ı Kerîm’de tefekkür ve tezekkürü hatırlatan pek çok âyet-i kerîme var.1 Bunlar içinde Âl-i İmrân sûresine bakıyoruz; şöyle buyruluyor: “Göklerin ve yerin

Zeynep Binti Muhammed (r.a.) Kimdir?

 Hazret-i Zeynep (r.a.) Resûlullah Efendimiz’in ilk kızı ve ikinci çocuğu... Kızlarının en büyüğü... Çocuk yaşta İslâm’la şereflenen ilk genç kız... İslâm’ın ve

Nakşibendiliğin Şiarı

2-3-4 Aralık 2016 tarihlerinde gerçekleştirilen Uluslararası Bahâeddin Nakşibend ve Nakşibendilik Sempozyumu sona erdi. Sempozyuma birçok ülkeden katılımcı dahi

Nakşibendilik Konferansı Devam Ediyor

Uluslararası Bahâeddin Nakşibend ve Nakşibendîlik Sempozyumu, bugün ve yarın yapılacak porgramlarla devam ediyor. 

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.