ümmet   (5387 içerik bulundu)

Hz Mûsâ ve Hızır Aleyhisselam'ın Yolculuğu

Hz Mûsâ'yı Hızır -aleyhisselam'ı bulması için gönderen vak'a neydi? Hz Mûsâ, Hızır -aleyhisselam'ı bulmak için yola kiminle çıkmış? Hz Mûsâ ve Hızır -aleyhissel

İmam-ı Rabbani Hazretlerinin Sultanlarla Münasebetleri

İmam-ı Rabbani Hazretlerinin sultanlarla münasebetleri...

Şefaat Nedir? Kimler Şefaat Edebilir?

Şefaat konusu, ilâhî adâlete ters düşmez. Nasıl ki dünya hayatında “referans” denilen bir kaide vardır. Yani yapıp ettiğimiz işlerimizde güvendiğimiz, sevdiğimi

Müslümanlara Kurulan Tuzaklar

Müslüman, toplumu içten yıkmak için ustaca planlanmış tuzaklara karşı, müslümanı müslümana düşürecek tuzaklara karşı her zaman uyanık olmalı. Bu yazıda da mümin

İyiliği Emredip Kötülükten Sakındırmakla İlgili Ayetler

“Emr-i bil-maruf nehy-i ani'l-münker” nedir, kimlere ve nasıl yapılmalıdır? İyiliği emredip, kötülükten sakındırmakla ilgili ayetler.

Bir Topluluktan Endişe Edildiğinde Okunacak Dua

Peygamber Efendimiz (s.a.v.) çeşitli zaman ve mekânlarda, o günün şartlarına uygun çeşitli dualar yapmıştır. Aşağıdaki duada da Efendimiz'in bir topluluktan end

Namazın Önemi

Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, imandan sonra ilk şart olan namazı ve namazın ehemmiyetini anlatıyor...

Misafire İkram Bir Medeniyet Mirası

Kur’ân-ı Kerîm’de yolda kalmışlara ve yolculara yardımcı olunması, Rabbimizin sık sık dikkat çektiği hayırlardandır. Ecdâdımız bu mesajı doğru anlamış ve bu uğu

Peygamberimizin Kabul Olan Duası

Cenâb-ı Hakk’ın kendisine üç makbul duâ hakkı verdiği Efendimiz (s.a.s) bu duaları nerede kullanmıştır? Peygamber Efendimizin (s.a.s) kabul olan duası...

Bir İnsan Neden Evlenmelidir?

Bir insan neden evlenmeli? İmkanı varken evlenmeyen kimsenin hükmü.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.