şirk   (3230 içerik bulundu)

Kalbi Manevi Olarak Korumak İçin Alınabilecek Tedbirler

Kalbin kıblesi neresidir? Vukuf-i kalbi ne demektir? Kalbin önemini ve bu yönünü çok iyi bilen basiret ehli âriflerin, kalbi korumaya almak, sıhhatli çalışmasın

"Pazartesi ve Perşembe Günleri Cennet Kapıları Açılır" Hadisi

"Pazartesi ve perşembe günleri cennet kapıları açılır. Din kardeşi ile aralarında düşmanlık bulunan kişi dışında Allah'a şirk koşmayan her kulun günahları

Anne Duası ile Gelen Bereket

Anne duası kabul olur mu? Annelerimize karşı görevlerimiz nelerdir? Anne duasının bereketi ve anne duasını almanın önemi...

Şura Suresinin Tefsiri

Dr. Adem Ergül Bey, Şûrâ sûresinin tefsirini yapıyor.

Peygamber Efendimiz’in Vefatı

Peygamber (s.a.v.) Efendimiz kaç yaşında, ne zaman ve nerede vefat etti? Peygamberimizin (s.a.v.) vefatı Müslümanları nasıl etkiledi? Hz. Muhammed’in (s.a.v.) s

Cehâlet Ne Demek? Kısaca Anlamı Nedir?

Cehâlet ne demek? Kuran'da geçiyor mu? Cehalet kelimesinin sözlük anlamı nedir? Kuran'a göre, hadis usulünde, fıkıh terimi olarak cehalet kavramı...

Beyyine Suresinin Okunuşu, Anlamı ve Tefsiri

Beyyine ne demektir? Beyyine suresi ne zaman ve nerede indirildi? Beyyine suresi kaç ayettir? Beyyine suresi nasıl okunur? Beyinne suresi Arapça ve meali... Bey

“Akıl Sahipleri İçin İbretler Vardır” Ayeti (Ali İmran 190)

Mârifetullahʼta mesafe almış olan Hak dostlarının vasıfları nelerdir? Al-i İmra suresi 190. ayetinde verilen önemli mesaj nedir? Tefekkürde derinleşmenin önemi

Şeyhinin Sûretini İki Gözü Arasında Tahayyül Etmekten Kasıt Nedir?

Âdâb kitabında bulunan râbıtayla ilgili: “Şeyhinin sûretini iki gözü arasında tahayyül etmek” şeklindeki bir ibâre, zihnimde şöyle bir soru uyandırdı: “İnsanın

Büyük Günahların En Büyüğü

İslam dininde “Ekberu’l-Kebâir” diğer adıyla büyük günahların en büyüğü nedir? İslam’a göre en büyük günah...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.