GENÇ   (4585 içerik bulundu)

Son Nefesi Îman İle Verebilme Endişesi

İnsan dünyevî bir diploma aldığında, o diploma, hayatı boyunca geçerliliğini korur. Fakat mânevî hayatta durum böyle değildir.

Ahireti Kurtaran Ameller

Hak ve hakîkat adına her fetret devrinden kurtuluşun en mühim vesîlesi, Kur’ân-ı Kerîm hizmetindeki gayretler olmuştur. Zamanımız, böyle azim ve gayretlerin hay

Allah İle İrtibatın Zirve Yaptığı İbadet

Namaz, İslam’ın temel ibadetlerinin başında gelir. Müslüman için namaz, Allah’ın huzuruna kabul anıdır. Müslüman, bu neşve ile “Allahu ekber” der namaza başlark

Türkmenler, Bağımsızlığının 24. Yılını Kutluyor

27 Ekim 1991'de bağımsızlığını kazanan Türkmenistan'da, bağımsızlığın 24. yıl dönümü törenlerle kutlanıyor.

Peygamber Efendimiz'e Komşu Olmanın Yolu

İmâm Mâlik Hazretleri buyurur: “Mescide girip de kalbinde nifak alâmeti olan kimse, kafesteki serçe kuşlarına benzer. Kafesin kapısı açılır açılmaz uçup kaçar.

Hizmet Ehlinin Gönlü Nasıl Olmalı?

Hizmet ehlinin gönlü münbit bir toprak gibi olmalı, kalbindeki bütün güzellikler, manzaralar, kudret akışları, tabiî bir şiir hâlinde hizmet edilenlere in’ikâs

"bu Yol Beni Allah'a Kavuşturacak"

Ömer Faruk Karabucak Efendi, azimetle amel eden bir dervişti. Anlattıklarıyla yola nasıl bir bağlılıkla bağlandığını ve aynı zamanda nasıl bir gayret sahibi old

Bilinçsiz Aspirin Tüketiminin Zararları!

OMÜ Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şahin, aspirinin koruyucu etkisi dolayısıyla yıllardır kalp damar hastalıklarında kullanıldığını ancak bilinçsiz kulla

Terör Örgütünün Ne İstediğini Kürtler De Anlamadı

Hiç kuşkusuz cevabı aranan soruların başında terör örgütünün, siyasi kolu olarak görülen partinin parlamentoda oldukça güçlü bir biçimde temsil edilecek olmasın

Allah'ın Dinine Ne Kadar Önem Veriyoruz?

Bu fânî âlemde, ömrü îmansızlık, vücudu ahlâksızlık, serveti vicdansızlık batağında ziyan etmek kadar kötü bir âkıbet olamaz. Akıllı insan, ömür şeridi üzerinde

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.