ümmet   (5386 içerik bulundu)

Sultan Abdülaziz'in Peygamberimize Yazdığı Mektup

Peygamber aşığı Sultan Abdülaziz'in Hz. Muhammed'e (s.a.v.) yazdığı mektubu istifadenize sunuyoruz.

Kime Benziyoruz? Kimi Taklit Ediyoruz?

Kendi mânevî değerlerini yitirerek, “süslü, ama ruhsuz” başka medeniyetleri taklit etmek, fertler ve toplumlar için büyük bir sefâlet ve alçalıştır. Müslüman ol

Ayyaş Bin Ebi Rebia (r.a.) Kimdir?

Ayyaş Bin Ebi Rebîa radıyallahu anh, Mekke’de İslam güneşinin doğduğu ilk yıllarda Dâru’l-Erkam’dan önce İslam’la şereflenen bir sahâbi!.. Habeşistan’a hicret e

Kur'ân-ı Kerim'i Nasıl Okuyup Anlayabiliriz?

Bu mübarek, bereketli ve feyizli kitabın (Kur'ân'ın) anlaşılması, lafzının ihtivâ ettiği manalarının ve bu manaların altında var olan hikmetlerinin kavranabilme

İslam'da Çalışma, Üretim ve Kazanmanın Önemi

Kur’ân-ı Kerîm’de Allah’ın geceyi istirahat, gündüzü de geçim temini için yarattığı (el-Kasas 28/73), kural olarak insan için çalışıp çabalamaktan başka bir kaz

Allah'ın Mağfireti ve Muhabbetine Götüren Vesile

İnsan için, muhabbetin tahsîs edilmesi gereken yegâne varlık, kâinâtın yaratıcısı Allâh Teâlâ’dır. Habîb-i Ekrem Efendimiz’e olan muhabbetimiz ise, bizi Allâh’ı

Mümin Miraçsız Miraç Mescid-i Aksasız Olmaz

Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, 2017 Miraç Kandili mesajı yayınladı.

Miraç'ın İdraki Her Şeyi Değiştirir

Ümmet-i Muhammed miraç ile büyük ayrıcalıklar kazanmıştır. Miraç insan-ı kâmile ulaştıran merdivendir. Miraç, mümini sıradan ve mekanik ibadet rutininden çıkarı

İslam'da Güven İle Güvenilir Olmanın Önemi

Diyanet İşleri Başkanlığı'nın bu haftaki hutbesi, bir mümin sosyal yaşamında diğer insanlarla olan ilişkisinde öncelikli olarak neye dikkat etmesi gerektiğini e

İslam'ın Ahlakta Meydana Getirdiği Zihniyet Değişiklikleri

İslam dini sadece inançta değil ahlakta da birtakım değişiklikler meydana getirmiştir. İşte İslam'ın ahlakta meydana getirdiği zihniyet değişiklikleri...

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.