ümmet   (5362 içerik bulundu)

Her Şeyde İslam Ölçüleri

Altınoluk Dergisi, Şubat 2017 sayısında "Din Muameledir" diyor. Evde, okulda, düğünde, camide, misafirlikte, işte, trafikte, hizmette, savaşta, barışta hayata d

Kârûn Nasıl Öldü?

Mûsâ -aleyhisselâm-a çirkin bir iftira atan Kârûn'un sonu nasıl oldu? Kârûn'nun ölümü nasıl gerçekleşti? Hz.Mûsâ  ve Kârûn'nun son görüşmesi...

Müslümanın Gece Hayatı

Akşam'la başlayan, Sabah'la biten gece vaktine üç farz namaz vakti giriyor. Buna bir de Vitr'i ve Teheccüd'ü eklerseniz, böylelikle "müslümanın gece hayatı" ort

Tasavvuf Ahlakı ve Adabı

Tasavvuf bir hâldir, ancak tadan bilir diyen mutasavvuflar elbette ki ilmi ile amil kalbi ile selim güzide şahsiyetler idi. Tasavvuf'un güzelliği ve kalplere se

Miraç'ta Peygamberimizin Hz. Mûsâ (a.s.) İle Konuşması

Peygamber Efendimizin Mîrâc’ta Hazret-i Mûsâ (a.s.) ile görüşmesi ve konuşması...

Âhireti Dünyaya Tercih Edenler

Hazret-i Mevlânâ -kuddise sirruh- buyurur: “Kim, işin başındayken sonunu görürse daha mes’ud ve bahtiyar olur. Böyle kişiler, işe daha ciddî sarılır, daha fazl

Hakikat Yolcusuna Kılavuz

Bir ebediyet yolcusu olan mü’minin, bu fânî âlemde iptilâ ve musîbetleri sabırla, unutkanlığı zikirle, nankörlüğü şükürle, isyânı tâatle, cimriliği cömertlikle,

Namazın Mahiyeti ve Önemi

Beş vakit namaz ne zaman farz kılınmıştır? İslâm’da namazın mahiyeti ve önemi nedir?

Allah'ı Tercih Eden Mü'minin Farkı

Gerçek bir müʼmin; “amelimin ecri kaybolmasın” düşüncesiyle, fânî iltifatlara dahî muhatap olmaktan sakınan kimsedir. Bütün insanların övgüsüne nâil olsa bile,

Sultan Cem Hadisesi

Sultan Cem, ağabeyi Sultan 2. Beyazıt’a karşı giriştiği taht mücadelesi ve Avrupa’daki sürgün dönemiyle bilinir. Peki Cem Sultan hadisesinin aslı nedir? İki kar

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.