gıybet   (756 içerik bulundu)

Câhillerin Karşısında Nasıl Hareket Etmeliyiz?

Câhillerin karşısında nasıl hareket etmeli, onlara karşı nasıl davranmalıyız?

Hayata Müslümanca Bakış

Rab olarak Allah’tan, din olarak İslâm’dan, Peygamber olarak Muhammed Mustafa’dan, kitâbullah olarak Kur’an-ı Kerim’den razı olan ve bu suretle imanın tadını ta

Gerçek İsraf Nedir?

Gerçek israf nedir? Allah'a (c.c) kıyamet günü bize verilen ömrün hesabını verebilicek miyiz? Allah'tan (c.c) ne isteyeceğiz fakat bu kabul edilmeyecek? İşte ce

İnsanın En Çok Pişmanlık Duyacağı An

İnsanın en çok pişman olacağı an hangisidir? Pişmanlığını nasıl dile getirecek? Pişman olmamak için neler yapmalıyız? Kalbi facianın sebepleri nelerdir? En hayı

Musa Topbaş Efendi Eski İstanbul’u Anlatıyor

Eski İstanbullular ve yeni İstanbullular arasındaki farklar nelerdir? Merhum Mûsa Topbaş Efendi, kendi çocukluk ve gençliğinin geçtiği 1920-1930 yılları arasınd

Tasavvufta Hiçlik Nedir?

Tasavvufta her şey “hiçlik” hâlini idrâk ettikten sonra başlar. Peki tasavvufta hiçlik nedir? Tasavvufta hiçlik makamına nasıl ulaşılır? Osman Nuri Topbaş Hocae

Peygamber Efendimiz, Ashabına Ayetleri Nasıl Öğretti?

Peygamber Efendimiz (s.a.v) sahabelere ayetleri nasıl öğretti? Cahiliye toplumundan ahlak seviyesi zirveleri bulan bir toplum meydana getirirken neler yaptı? Ef

Kelime-i Şahadet

Konuşmaya yeni başlayan çocuğa öğretilecek ilk kelime nedir? Kelime-i Tevhid ve Kelime-i Şahadet arasındaki fark nedir? Kelime-i Tevhid ne demek? Kelime-i Şahad

Ebu Cehiller Ölmedi

Kul, ne kadar iyi biri olsa da muhakkak onu çekemeyenler, kınayanlar, beğenmeyenler ve dedikodusunu yapanlar çıkacaktır.

Birbirinizi Sevmedikçe İman Etmiş Olmazsınız

“Ben”i “biz” edemedik, bir türlü… Hedefleri; rahat, masa başı işte çalışarak çok para kazanmaya kilitlenmiş genç nesilleri, kendi ellerimizle oluşturuyoruz. Öyl

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.