cennet   (7049 içerik bulundu)

Bela İle Birlikte Gelen Müjde

Başına gelecek belâ ile birlikte Cennetle müjdelenen sahabi...

Selam Nasıl Verilir?

Selam müminin parolasıdır. Selam vermek sünnet, selamı almak ise farzdır. Peki doğru selam nasıl verilir? Başka ifadeler selam yerine geçer mi?

Sırat Köprüsünü Kolay ve Rahat Geçenler

Sırat köprüsü kıldan ince, kılıçtan keskincedir. Dünya hayatında İslâm’ı yaşamak da böyledir. İslâm’ı tam olarak yaşamaya gayret etmek, Sırat köprüsünden geçmek

En Karlı Kazançlar

Dünya, âhiretin satın alındığı bir pazar yeri hükmündedir. Fakat bu pazar, aynı zamanda bir imtihan sahasıdır. İnsana bu dünyaya gönderilme gayesini unutturacak

Efendimizi Seven Dağ!

Rasûlüllah Efendimiz’e (s.a.v.) muhabettiyle bilinir Uhud dağı. Medîne-i Münevvere’nin kuzeyinde yer alır. Mescid-i Nebî’ye o kadar yakın ki, sâdece beş kilomet

Allah'ı Zikredenlerin Fazileti

“Allah’ı zikredenler” yani namaz kılan, Kur’an okuyan, hadis okuyan, Allah’a dua eden, ilim tahsil eden, ilmî sohbetler yapan kimseleri ziyaret etmek ve onların

Vâkıa Sûresi Kısaca Ne Anlatıyor?

Kur’ân-ı Kerîm’in her sûresi ve her âyeti üzerinde derin derin tefekkür etmek gerekir. 10 Maddede Vâkıa Sûresi’nin nelerden bahsettiğini özeti:

Bunu Yapanın Vay Haline!

Müslümanı hor hakir görmek, küçümsemek, aşağılamak büyük günahtır. Kalbinde takvâ bulunan kişi hiçbir müslümanı küçük görmez. Müslümanı küçük görme, takvâsızlık

Şeb-i Arus

Şeb-i Arus, düğün gecesi demektir. Mevlevilik’te Mevlânâ Celaleddin-i Rumi’nin öldüğü gecedir. Mevlana Hazretleri, bu geceyi Rabb’ine, sevgiliye kavuşma gecesi

Şeytanın Kötülüğünden Korunma Ayetleri

Bu âyet-i kerîmeler bizi, iyi mü’min olabilmek için ebedî düşmanımız şeytana karşı uyanık bulunmaya, onun oyunlarına gelmemeye teşvik etmektedir.

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.